Üniversite Gençliği ve Mücadele: Güçlü Bir Üniversite Örgütü Nasıl Oluşturulabilir?
Üniversite gençliği, solcular ve sosyalistler arasında güçlü bir örgütlenmenin eksikliğinden muzdarip. Gericiliğin ve faşizmin hakim olduğu bir ülkede bilimin ve bilimsel düşüncenin her geçen gün daha fazla saldırıya uğradığı bir ortamda, neden güçlü bir üniversite gençlik mücadelesi yok? Neden farklılıkların engellendiği, yaşam tarzının tektipleştirilmeye çalışıldığı bir ülkede, solcu gençlerin örgütlenmesi zor olmalıdır. Ancak üniversitenin hala temel dinamikleri ve öğrencilerin özgürlüğü hala duruyor. Üniversiteler, sadece meslek edindirme kurslarına dönüşmemiş durumda ve solcu gençlerin hala üniversiteyi farklı bir yaşam tarzı olarak tercih ettiği görülüyor.
Bu durumda, neden yapılamadığına odaklanmak yerine, güçlü bir üniversite mücadelesi nasıl oluşturulabilir konusuna odaklanmak daha işlevsel olabilir. Üniversite gençliği, aynı yaş aralığındaki genç işsizlerle ortak bir konu üzerinde mücadele etmez, çünkü ideolojik tercihi ile yolunu çizer. Bu nedenle, üniversite gençliğinin örgüt modeli; katılım kanallarının tamamen açık olduğu, politikanın üniversitede üretildiği, yatay ve eşit parçalar halinde yaygınlaşan, doğruluk parametresini üniversite bileşenlerinin eyleminden alan bir örgüt olmalıdır.
Üniversite gençliğinin örgütlenmesi için demokratik, kitlesel ve meşru bir örgüt oluşturulmalıdır. Bu örgüt, solcuların, sosyalistlerin bir araya gelmesiyle oluşturulabilir. Üniversiteli gençlerin, birlikte üniversitenin ve ülkenin sorunlarına karşı nasıl mücadele edeceklerinin yollarını birlikte aramaları gerekmektedir. Bu örgütün işleyiş prensipleri, demokratik, kitlesel ve meşruluğu üzerine kurulmalıdır.
Üniversite gençliği, muhalif olmak zorundadır ve siyasi iktidara karşı direnme ekseninde gelişmelidir. Bu iktidarın bilime, üniversiteye dayattıklarına karşı bir direniş sergilemelidir. Üniversite özgür olmadan, toplum özgür olamaz. Bu nedenle, üniversite gençliği, faşist egemenliğe karşı direnme ekseninde gelişmeli ve bu iktidar ile kapışmayı göze almalıdır.
Sonuç olarak, üniversite gençliği, güçlü bir örgütlenme modeli oluşturarak, siyasi iktidara karşı dirençli bir muhalefet oluşturmalıdır. Güçlü bir üniversite mücadelesi, demokratik, kitlesel ve meşru bir örgütün varlığı ile mümkün olacaktır. Bu örgüt, siyasi iktidarın dayatmalarına karşı bilimsel üretimin ve üniversite özgürlüğünün savunucusu olmalıdır.