Can Holding ve Ciner Grubu’na Yönelik Suç Soruşturması: 10 Şüpheli Gözaltında

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’ndan Önemli Gelişmeler

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, Can Holding yetkilileri hakkında "suç işlemek amacıyla örgüt kurma", "yönetme", "kurulan örgüte üye olma", "suçtan elde edilen mal varlığı değerlerini aklama" ve "nitelikli dolandırıcılık" suçlarından kapsamlı bir soruşturma başlattı. Soruşturma, Can Holding’in 22 Aralık 2024’te Turgay Ciner’e ait medya kuruluşlarını satın almasıyla ilgili olarak yürütülüyor.

Ciner Grubu’na Yönelik Tutuklama Kararı

Soruşturma çerçevesinde, Turgay Ciner hakkında yurt dışında bulunduğu gerekçesiyle tutuklamaya yönelik yakalama kararı çıkarıldı. Ciner’in sahibi olduğu Ciner Grubu’na ait Park Holding AŞ ve bağlı şirketler üzerinde de İstanbul 4. Sulh Ceza Hakimliği tarafından TMSF kayyum olarak atanmasına karar verildi.

Gözaltı ve Operasyonlar

Soruşturma kapsamında, 10 şüpheli hakkında gözaltı kararı verildi. İstanbul Emniyet Müdürlüğü Mali Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, Ciner Grubu’na ait Park Holding AŞ ve bağlı şirketlere yönelik operasyon düzenleyerek gözaltı, arama ve el koyma işlemlerine başladı.

Suçlamalar ve İddialar

Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturmada, Can Holding bünyesindeki şirketler aracılığıyla "nitelikli dolandırıcılık", "vergi kaçakçılığı" ve "suçtan elde edilen gelirlerin aklanması" gibi eylemlerin gerçekleştirildiği öne sürüldü. Mali Suçları Araştırma Kurulu (MASAK) raporları, bu suçlamaların temelini oluşturuyor.

Şirketlere Kayyum Atanması

Soruşturma kapsamında, 121 şirketin mal varlığına el konulmuş ve TMSF kayyum olarak atanmıştır. Kayyum atanan şirketler arasında Habertürk Gazetecilik, Ciner Medya TV Hizmetleri ve Show Televizyon Yayıncılık gibi önemli medya kuruluşları yer alıyor.

Gözaltına Alınan Şüpheliler

Gözaltına alınan şüpheliler arasında Can Yayın Holding Yönetim Kurulu Başkanı Kenan Tekdağ da bulunuyor. Şüpheliler, "suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olma" ve "kara para aklama" suçlarından tutuklanma talebiyle mahkemeye sevk edildi.

Sonuç ve Değerlendirme

Bu soruşturma, Türkiye’deki büyük holdinglerin ve medya kuruluşlarının finansal yapılarının denetlenmesi açısından önemli bir dönüm noktası olabilir. Suçlamaların ciddiyeti ve yürütülen operasyonlar, mali suçlarla mücadeledeki kararlılığı göstermektedir. Gelişmeler, kamuoyunun dikkatle takip ettiği bir konu haline gelmiştir.

Bu tür soruşturmalar, yalnızca ilgili şirketler için değil, aynı zamanda sektördeki diğer oyuncular için de önemli dersler içermektedir. Mali şeffaflık ve etik iş uygulamaları, günümüz iş dünyasında her zamankinden daha fazla önem kazanmaktadır.