İstanbul’da Dolandırıcılık Davasında Cezalar Kesildi

Duruşma Detayları ve Savunmalar

İstanbul 41. Ağır Ceza Mahkemesi’nde gerçekleştirilen duruşmaya tutuklu sanık Seçil Erzan ve bazı tutuksuz sanıklar ile taraf avukatları katıldı. Önceki celsede verilen esasa ilişkin mütalaaya karşı savunma yapan sanık avukatları, müvekkilleri hakkında beraat talebinde bulundu.

Savunma yapan Seçil Erzan, sistem kurmadığını, kendisinden zorla para alınmaya çalışıldığını ve kimseye fon demediğini öne sürdü. Sarmalın içine düştüğünü belirten Erzan, son sözünde "Ben kimseyi aldatmadım. Ev hapsinde olsam kaçmam. Annemi bir daha hiç göremeyecek miyim? Kaçsam kaçardım. Tahliyemi istiyorum. Hakkaniyetli davranmanız için yalvarıyorum" dedi. Diğer sanıklar da beraat talep etti.

Mahkeme Kararı ve Cezalar

Mahkeme heyeti, sanık Seçil Erzan’ı 27 müştekiye karşı "nitelikli dolandırıcılık", "özel belgede sahtecilik" ve "güveni kötüye kullanma" suçlarından toplam 102 yıl 4 ay hapis cezasına çarptırdı. Ayrıca, 753 bin 880 lira adli para cezası da verildi. Kararda, "özel belgede sahtecilik" suçundan her bir katılana yönelik ayrı ayrı ceza istemiyle kamu davası açıldığı hatırlatıldı. Bu suçun mağdurunun kamu olduğu ve sanığın eyleminin tek olduğunun kabul edildiği belirtildi.

Mahkeme, "özel belgede sahtecilik" suçundan verilen 1 yıl 10 ay 15 gün hapis cezasının hükmünün açıklanmasının geri bırakılmasına ve Erzan’ın bu suç yönünden 5 yıl süreyle denetimli serbestlik tedbirine tabi tutulmasına karar verdi. Erzan’ın bazı müştekilere yönelik eyleminden dolayı beraatine karar verildiği de kaydedildi. Duruşma sırasında Erzan’ın karar okunduğunda gözyaşlarına boğulduğu görüldü.

Diğer Sanıkların Cezaları

Mahkeme heyeti, sanık Ali Yörük’ü 4 müştekiye karşı "nitelikli dolandırıcılık" suçundan 15 yıl 1 ay 15 gün hapis ve 150 bin lira para cezasına çarptırdı. Sanık Atilla Yörük ise aynı suçtan 7 yıl 6 ay 17 gün hapis ve 75 bin lira para cezası aldı.

Sanık Nur Erkasap, 3 müştekiye karşı "nitelikli dolandırıcılık" suçundan 9 yıl 4 ay 15 gün hapis ve 79 bin 160 lira para cezasına çarptırılırken, sanık Hüseyin Eligül’e de 3 müştekiye karşı aynı suçtan 5 yıl 2 ay hapis ve 7 bin 600 lira para cezası verildi.

Sanık Nazlı Can, 3 müştekiye karşı "nitelikli dolandırıcılık" suçundan 4 yıl 5 ay 20 gün hapis ve 31 bin 500 lira para cezasına çarptırıldı. Ancak, bu sanık hakkında 6 müştekiye karşı beraat kararı verildi. Sanık Süleyman Aslan ise "tefecilik" suçundan 2 yıl 6 ay hapis ve 20 bin lira para cezasına çarptırıldı. Diğer bazı sanıkların beraatine karar verildi.

Sonuç

Bu dava, dolandırıcılık suçlarının ciddiyetini ve mahkeme süreçlerinin nasıl işlediğini bir kez daha gözler önüne serdi. Mahkeme, sanıkların eylemlerini titizlikle değerlendirerek adaletin yerini bulmasını sağladı. Bu tür davaların, toplumda güvenin yeniden tesis edilmesi açısından büyük önemi bulunuyor. Adaletin tecelli etmesi, mağdurlar için bir nebze de olsa rahatlama sağlarken, sanıklar için de bir ders niteliği taşıyor.