Lipton Türkiye’deki Çay Üretimini Sonlandırdı: Öz-Gür Çay ile Devralma Tamamlandı
Lipton’un Türkiye’deki Üretim Faaliyetlerine Veda
İngiltere merkezli çay markası Lipton, Türkiye’de 39 yıl süren çay üretim faaliyetlerini sonlandırma kararı aldı. Rize’nin Pazar ve Fındıklı ilçelerinde bulunan iki çay işleme tesisi, resmi onayların ardından Öz-Gür Çay tarafından devralındı. Bu süreç, Lipton’un Türkiye’deki çay üretiminden tamamen çekilmesiyle son buldu.
Satış Süreci ve Onaylar
Ekim ayında ortaya çıkan haberlerle beraber, Lipton’un tesislerinin Öz-Gür Çay’a devredileceği duyurulmuştu. Lipton, bu gelişmelerin ardından yaptığı açıklamada, görüşmelerde anlaşmaya varıldığı bilgisini paylaştı: "Rize Pazar ve Fındıklı’da bulunan yaş çay işleme tesislerimizin mülkiyetine sahip Lipton Çay Üretim A.Ş. hisselerinin Öz-Gür Çay A.Ş.’ye devri için yürütülen görüşmelerde anlaşmaya varılmıştır. Konu, yasal süreç gereği Rekabet Kurulu’na sunulmuştur."
Lipton Türkiye Operasyonlarını Sürdürüyor
Lipton, Türkiye’de faaliyetlerini tamamen sonlandırmayacak. 2025 yılında Sakarya’da 30 milyon euroluk bir yatırım ile yeni inovasyon, harmanlama ve paketleme tesisini faaliyete geçirecek. Bu gelişme, Lipton’un çay üretiminden çekilmesine rağmen markanın Türkiye’deki operasyonlarına devam edeceği anlamına geliyor.
Çay Sektöründeki Diğer Gelişmeler
Bu yıl Türkiye çay sektöründe önemli bir başka satış da gerçekleşti. ABD merkezli JDE Peet’s, sahibi olduğu Ofçay’ı yerli üretici Efor Çay’a devretti. Bu gelişmeler, çay sektöründeki rekabetin ve konsolidasyonun arttığını ortaya koyuyor.
150 Yıllık Marka Tarihçesi
1871 yılında Sir Thomas Lipton tarafından kurulan bu ikonik marka, uzun yıllar Unilever çatısı altında faaliyet gösterdi. 2022 yılında CVC Capital Partners, Lipton’u 4,5 milyar euro karşılığında satın alarak markanın yeni sahibi oldu. Bu, Lipton’un stratejik hedefleri doğrultusunda global pazarda yeniden konumlanma çabasının bir parçası.
Kısa Yorum
Lipton’un Türkiye’deki çay üretiminden çekilmesi, sektördeki dinamiklerin ne kadar hızlı değiştiğinin bir göstergesi. Öz-Gür Çay’ın devralması, yerel üretimin devam etmesi açısından olumlu bir adım. Ancak, global markaların yerel pazardaki varlıklarını azaltması, yerel üreticilerin daha fazla rekabetle karşı karşıya kalmasını da beraberinde getiriyor. Bu durum, tüketicilere çeşitli seçenekler sunarken, piyasalardaki dengenin nasıl şekilleneceği ise merak konusu. Yatırımcılar ve sektörel paydaşlar için bu tür gelişmeler, finansal stratejilerin yeniden gözden geçirilmesi ihtiyacını doğurabilir.

