Aşırı Terleme ve Hiperhidroz: Hangi Yöntemlerle Baş Edebiliriz?
Sincan’da Uyku Apnesi Tedavisi: Erdal Karaca’nın Hikayesi
ANKARA (İHA) – Sincan Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde tedavi gören Erdal Karaca, 15 yıldır solunum cihazıyla uyumakta. Eşi, Karaca’nın horlamalarının aşırı olduğunu dile getirdikten sonra, onun hastalığını öğrenmesine yol açtı. Karaca, hastanede bir gün kalarak doktoru aracılığıyla uyku apnesi tanısını aldığını açıkladı. "Cihaz kullanmadan önce kendimi boğulur gibi hissediyordum, ama şimdi çok rahatsız olmadan uyuyorum" diye konuştu.
Eşinin Endişesi: "Her Gece Kontrol Ediyordum"
Hastalığını 17 yıl önce öğrendiğini vurgulayan Karaca, eşiyle birlikte geçirdiği zorlu süreci şöyle anlattı: "Cihazı kullanmaya başlamadan önce, eşim her gece benim başımda beklerdi. Şimdi her iki taraf da rahatladı."
Uzm. Dr. Asaf Baygül, hastanın uyku apnesi tanısının daha önce koyulduğunu ve şikayetlerinin belirgin şekilde azaldığını belirterek, "Hastamız, cihazını düzenli olarak kullanıyor" dedi.
Uyku Apnesinin Belirtileri Neler?
Dr. Baygül, uyku apnesinin üç temel belirtisini açıkladı: "Birincisi, aşırı horlama. Bu, yan odadan bile duyulacak kadar yüksek olabiliyor. İkincisi, uykuda solunumun durması ve tekrar nefes alması. Üçüncüsü ise gündüz uyuklamaları; bu, televizyon seyrederken ya da araç kullanırken yaşanabilir."
Risk Grupları: Kimler Daha Fazla Tehlikede?
Dr. Baygül, uyku apnesinin genellikle 50 yaş üzeri erkek hasta grubunda daha sık görüldüğünü kaydetti. "Şişman hastalar, sigara içenler ve alkol kullananlar risk altındadır" dedi. Ayrıca, hastalara tanı koymadan önce uyku ünitesinde bir gece geçirdiklerini belirtti.
Tedavi edilmeyen uyku apnesinin riskleri
Uyku apnesinin tedavi edilmediği takdirde ciddi sağlık sorunlarına yol açabileceğini dile getiren Dr. Baygül, "Tedavi edilmezse direnci hipertansiyona, kalp hastalıklarına, diyabete ve ani ölümlere neden olabilir. Ayrıca, uzun yol şoförlerinde trafik kazalarına da yol açabilir" şeklinde uyardı.
Yorum: Haber, uyku apnesi hakkında farkındalığı artırarak, hastalığın belirtileri ve risk grupları hakkında bilgi veriyor. Erdal Karaca’nın kişisel hikayesi, okuyucuların konuyla ilgili empati kurmasını sağlarken, uzman görüşleriyle desteklenen içerik ders niteliğinde. Böylece hem bilgilendirici hem de etkili bir haber formatı sunuyor.