Üniversite Eğitim Kalitesi ve Akademik Kadroların Sorunları Araştırma Önergesi TBMM Gündeminde

Üniversitelerin Niteliğinin Tehlikede Olduğu İddia Ediliyor

CHP Gaziantep Milletvekili Melih Meriç, üniversite eğitimindeki kalite sorunlarını ve akademik kadrolardaki yetersizliği araştırma önergesiyle TBMM gündemine taşıdı. Son 10 yılda plansız ve programsız şekilde açılan üniversitelerin, asli görevi araştırma ve bilim üretmek olan kurumları niteliksiz hale getirdiğini ifade etti.

Nicelik mi Nitelik mi?

Meli Meriç, üniversite mezunu sayısının çok olmasının akademik kaliteyi belirlemediğini vurgulayarak, niteliğe değil niceliğe önem verildiğini belirtti. Almanya’nın neredeyse aynı nüfusa sahip olmasına rağmen Türkiye’den daha az Eczacılık Fakültesi olduğunu ve bu durumun niteliksizlikten kaynaklandığını dile getirdi.

Bilimsel Yöntemlerin Önemine Vurgu

Meli Meriç, ülkeyi yönetenlere seslenerek, fakülte sayısının ve öğrenci kontenjanının artırarak bilim geliştirilemeyeceğini ifade etti. Bilimsel yöntemlerin üniversite yapılandırılırken öncelikli olarak uygulanması gerektiğini ve niteliğin öne çıkarılmasının tek yolunun bu olduğunu savundu.

Üniversitelerin uluslararası değerini belirleyen en önemli kriterlerden biri bilimsel yayın olduğunu dile getirerek, son on yılda açılan devlet ve vakıf üniversitelerinde birçok akademisyenin yayın dahi yapmadığını ve bu durumun ulusal ve uluslararası alanda bilime katkı sağlamadığını belirtti.

Üniversitelerin uluslararası değerini belirleyen en önemli kriterlerden biri bilimsel yayınlardır. Son on yılda açılan devlet ve vakıf üniversitelerinde birçok akademisyenin yayın dahi yapmadığını görüyoruz. Ortaya konan kısıtlı sayıdaki yayınlar ise evrensel bilime yön vermekten oldukça geride. Ulusal ve uluslararası birçok rapor bu acı gerçeği ortaya koyuyor. Sanayi, teknoloji ve bilim alanında gelişmiş ülkelere baktığımızda, üniversite ve mezun sayılarını artırmak yerine mevcut eğitim kurumlarına çağın gerektirdiği yatırımlar yaptıklarını görmekteyiz

Toplum Sağlığı Tehlikede

Meli Meriç, eczacılık fakültelerinin sayısının artmasıyla birlikte niteliğin düştüğünü ve toplum sağlığının tehlikeye girdiğini belirterek, sağlık sisteminin en önemli paydaşlarından olan eczacılığın kalitesinin düşmesinin önüne geçilmesi gerektiğini savundu.

Benzer durum mühendislik ve diğer fakülteler için de geçerli olduğunu ve mevcut durumun eğitim kalitesinden söz etmeyi zorlaştırdığını ifade etti. Dünya çapında ilk 500 üniversite içinde sadece 10 Türk üniversitesi yer bulabilirken, bu üniversitelerdeki akademisyenlerin istifa ettiğini ve eğitim kalitesinin düştüğünü dile getirdi.

Fakülte sayısı ve öğrenci kontenjanı artırarak Türkiye’de bilim geliştirilmez. Bunu sağlamanın tek yolu, bilimsel yöntemleri ilk önce üniversite kurup yapılandırırken uygulamak ve niteliği öne çıkarmaktır.

Üniversitelerin uluslararası değerini belirleyen en önemli kriterlerden biri bilimsel yayın olduğunu dile getirerek, son on yılda açılan devlet ve vakıf üniversitelerinde birçok akademisyenin yayın dahi yapmadığını ve bu durumun ulusal ve uluslararası alanda bilime katkı sağlamadığını belirtti.

Üniversitelerin uluslararası değerini belirleyen en önemli kriterlerden biri bilimsel yayınlardır. Son on yılda açılan devlet ve vakıf üniversitelerinde birçok akademisyenin yayın dahi yapmadığını görüyoruz. Ortaya konan kısıtlı sayıdaki yayınlar ise evrensel bilime yön vermekten oldukça geride. Ulusal ve uluslararası birçok rapor bu acı gerçeği ortaya koyuyor. Sanayi, teknoloji ve bilim alanında gelişmiş ülkelere baktığımızda, üniversite ve mezun sayılarını artırmak yerine mevcut eğitim kurumlarına çağın gerektirdiği yatırımlar yaptıklarını görmekteyiz

Benzer durum mühendislik ve diğer fakülteler için de geçerli olduğunu ve mevcut durumun eğitim kalitesinden söz etmeyi zorlaştırdığını ifade etti. Dünya çapında ilk 500 üniversite içinde sadece 10 Türk üniversitesi yer bulabilirken, bu üniversitelerdeki akademisyenlerin istifa ettiğini ve eğitim kalitesinin düştüğünü dile getirdi.

Fakülte sayısı ve öğrenci kontenjanı artırarak Türkiye’de bilim geliştirilmez. Bunu sağlamanın tek yolu, bilimsel yöntemleri ilk önce üniversite kurup yapılandırırken uygulamak ve niteliği öne çıkarmaktır.