Boston, Trump Yönetiminin Göçmenlik Politikalarına Karşı Direnişini Sürdürüyor

Boston’un Göçmenlik Uygulamaları Üzerine Kriz

Boston, Trump yönetiminin göçmenlik uygulamalarına yönelik baskılarına karşı bir gün içinde yanıt vermek zorunda. ABD Adalet Bakanlığı, Boston ve diğer sığınmacı şehirlerine, federal yasalarla uyum sağlamak için bir plan sunmaları için son tarih olarak 19 Ağustos 2025’i belirledi.

Adalet Bakanlığı’nın Tehditleri

U.S. Attorney General Pam Bondi, Boston’un da aralarında bulunduğu 33 belediye başkanına ve eyalet yöneticisine gönderdiği mektupta, "Sizlere, federal göçmenlik uygulamalarını engelleyen sığınmacı politikaları ve uygulamaları nedeniyle bu mektubu gönderiyoruz. Bu durum sona ermelidir," ifadelerini kullandı. Boston’un federal fonlardan mahrum kalabileceği ve hukuki yaptırımlarla karşılaşabileceği uyarısı yapıldı.

Wu’nun Yanıtı

Boston Belediye Başkanı Michelle Wu, mektuba yanıt hazırladıklarını belirtti. "Boston, herkesin evi. Biz kim olduğumuzdan ve neyi temsil ettiğimizden asla vazgeçmeyeceğiz," dedi. Wu, yanıtlarının detaylarını 19 Ağustos’ta paylaşacaklarını duyurdu.

Toplumun Tepkisi

Osdir Claros, Boston Belediye Binası önünde düzenlenen bir mitingde, Wu’nun sığınmacı şehir statüsünü koruması gerektiğini vurguladı. "Bu tamamen belediye başkanının kararına bağlı," diyen Claros, Wu’nun doğru kararı vermesini umduğunu ifade etti.

Yasal Çerçeve

Massachusetts Yüksek Mahkemesi’nin 2017’deki bir kararı, eyalet polisinin yalnızca sivil göçmenlik tutuklaması nedeniyle bir kişiyi gözaltında tutamayacağını belirtiyor. Eski Yarmouth Polis Şefi Frank Frederickson, "Biz, yalnızca mahkeme emirleri veya suçlu olma olasılığına dayalı olarak tutuklama yapabiliriz," dedi.

Wu’nun Kararlılığı

Wu, Bondi’nin mektubuna verdiği yanıtta, "Boston, yasaları takip eden bir şehirdir. Trump yönetiminin aksine, biz kim olduğumuzu savunmaya devam edeceğiz," şeklinde konuştu. Wu, federal yasalarla uyum sağlamanın, toplumsal güveni artırmak için gerekli olduğunu vurguladı.

Toplumla Birlikte

Wu, 19 Ağustos’ta City Hall Plaza’da topluluk üyeleri ve seçilmiş yetkililerle bir araya gelerek Adalet Bakanlığı’na yanıt verecek. "Boston, Amerika’nın en güvenli büyük şehri olma unvanını korumak için topluluk polisliği, ortaklıklar ve yatırımlar yapıyor," dedi.

Sonuç

Boston’un göçmenlik politikalarına karşı direnişi, sadece yerel bir mesele olmanın ötesine geçiyor. Bu durum, federal hükümetle olan ilişkilerin yanı sıra, toplumun güvenliği ve dayanışması açısından da büyük bir öneme sahip. Belediye Başkanı Michelle Wu’nun kararlılığı, Boston’un kimliğini koruma çabasını simgeliyor. Bu tür durumlar, yerel yönetimlerin federal baskılara karşı nasıl bir duruş sergilediğini ve toplumsal dayanışmanın önemini bir kez daha gözler önüne seriyor.