Lübnan ile GKRY Arasında MEB Anlaşması: Doğu Akdeniz’de Yeni Dönem
ABD ve İsrail’in Rolü
Lübnan, ABD-İsrail işbirliği doğrultusunda Hizbullah’a karşı yürütülen baskıların ardından, 17 yıl aradan sonra Güney Kıbrıs Rum Yönetimi (GKRY) ile deniz yetki alanlarının sınırlandırılması anlaşmasını imzaladı. Bu hamle, Türkiye’nin Doğu Akdeniz’deki haklarını sorgulayan bir adım olarak değerlendiriliyor.
Anlaşmanın Detayları
Beyrut’taki Baabda Sarayı’nda gerçekleştirilen tören, Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn ve GKRY Lideri Nikos Hristodulidis’in katılımıyla gerçekleşti. Hristodulidis, bu anlaşmayı “stratejik öneme sahip bir dönüm noktası” olarak tanımladı ve Lübnan ile enerji işbirliğini artıracak projeler için Dünya Bankası ile görüşeceklerini belirtti.
Hristodulidis’in Açıklamaları
Hristodulidis, anlaşmanın Orta Doğu’daki enerji fırsatlarını artıracağını savunurken, Avn da deniz sınırlarının belirlenmesinin keşif faaliyetlerini kolaylaştıracağını ifade etti. İki lider, işbirliklerinin enerji, iletişim altyapısı, turizm ve savunma gibi çeşitli alanlara yayılabileceğini vurguladı.
Washington’ın Planları ve Etkileri
Son dönemde Lübnan’daki siyasi dengenin ABD-İsrail stratejileri çerçevesinde değiştiği görülüyor. Hizbullah’ın güçlerinin zayıflatılması amacıyla Montrö Antlaşması’nın başlıkları doğrultusunda çeşitli adımlar atıldı. Özellikle ABD’nin yaptırımları ve askeri yardımlarıyla bu süreç hızlandı.
Kritik Gelişmeler
- ABD, Hizbullah’ı daimi bir hedef olarak belirledi.
- İsrail, kuzey sınırındaki baskısını artırdı.
- Batılı ülkeler, ekonomik teşvikleri Hizbullah’a uzaklaşma şartına bağladı.
- AB, enerji krizine çözüm bulma çabası içindeyken, Türkiye’nin enerji projeleri dışlanmaya çalışılıyor.
KKTC’nin Hakları ve Türkiye’nin Pozisyonu
GKRY’nin MEB anlaşmalarıyla KKTC’yi dışlaması ise dikkat çekiyor. Lefkoşa, uluslararası anlaşmalarla KKTC’nin deniz yetki alanlarını gasp etmeye yönelik adımlar atıyor. Türkiye, bu gelişmeler karşısında uluslararası alanda yalnızlaşırken, enerji ve güvenlik işbirliği ekseninde daha fazla baskı altında kalıyor.
Türkiye’nin Stratejik Sınırları
Rum-İsrail-ABD hattı, Türkiye’yi çevreleyen bir blok haline dönüşerek, açık deniz bağlantılarını daraltmaya çalışıyor. "3+1" mekanizması, Doğu Akdeniz’de etkin bir denetim sağlamayı hedefliyor. GKRY, 3.5 milyar doları aşan savunma bütçesiyle de NATO dışı bir Batı üssü konumuna geliyor.
Gelecek Hedefler
Sırada Suriye’nin de olduğu Washington’ın stratejileri arasında, Suriye-İsrail sınır mutabakatı ve enerji yatırımlarının Batı kontrolüne alınması yer alıyor. Eski Müstafi Tümamiral Cihat Yaycı, bu durumun Türkiye’nin Mavi Vatan’daki egemenliğini zayıflattığını belirtiyor.
Kısa Değerlendirme
Bu MEB anlaşması, Doğu Akdeniz’deki güç dinamiklerini önemli ölçüde değiştirebilir. Lübnan’ın Batı ile entegrasyonu, hem bölgedeki enerji koridorlarında hem de stratejik güvenlik alanlarında yeni bir dönemi işaret ediyor. KKTC’nin haklarının göz ardı edilmesi ise Türkiye’nin karşılaştığı zorlukları daha da derinleştiriyor. Türkiye’nin bu süreçte atacağı adımlar, bölgedeki dengeleri belirlemede kritik olacaktır.

