YÖK Kararına Dava Açan Öğrencinin İhtiyacı Olan Başarıyı Kazandı: Danıştay Barajı Yeniden 125 Bine Çekti
Arda Kuzey Keskin’in Mücadelesi
Yalova’da yaşayan 20 yaşındaki Arda Kuzey Keskin, Yükseköğretim Kurulu’nun (YÖK) hukuk fakültelerine girişte başarı sıralaması barajını 125 binden 100 bine düşürmesine karşı Danıştay’a başvurdu. Keskin, sınav sonucunda elde ettiği 112 bin 836 sıralamasıyla, YÖK’ün yeni kararı nedeniyle tercih yapma hakkının kısıtlandığını belirtti.
Danıştay’dan Yürütmeyi Durdurma Kararı
Keskin, eğitim hayatı boyunca yaptığı plan ve çalışmaları göz önünde bulundurarak Danıştay’a başvurdu. Sene başında 125 bin barajı üzerinden çalıştığını vurgulayan Keskin, dört ay içinde yapılan değişikliğin mağduriyetine yol açtığını ifade etti. Danıştay, oy çokluğu ile yürütmeyi durdurma kararı alarak başarı sıralaması barajını yeniden 125 bine çekti.
Keskin’in İlk Davasında Başarılı Olması
Keskin, Danıştay kararının ardından yaptığı açıklamada, “Sene başında 125 bine göre çalıştım. Barajın 100 bine düşürülmesi, pek çok öğrenciyi etkiledi. Bu nedenle başvuruda bulundum. Avukat olmadan ilk davamı kazanmış olmaktan mutluluk duyuyorum,” dedi. Eğitim hakkının kısıtlanmasının kabul edilemez olduğunu savunan Keskin, 100 bin ve 125 bin arasında kalan diğer öğrencileri de tebrik etti.
Eğitim Hedefleri ve Gelecek Planları
Hukuk fakültesine yerleşme hedefinde olan Keskin, Koç Üniversitesi’ni öncelikli tercihi olarak gösterdi. Babası Kaan Keskin, YÖK’ün kararının öğrencileri mağdur ettiğini belirterek, “Bu kararın ardından yargının mağduriyetimizi giderdiğini düşünüyorum. Ancak, YÖK ile birlikte kontenjanların da artırılması gerektiğini vurgulamak isterim,” ifadelerini kullandı.
Değerlendirme
Bu olay, eğitim sistemindeki dalgalanmaların öğrenci psikolojisi üzerindeki etkilerini bir kez daha gözler önüne seriyor. Arda Kuzey Keskin’in hukuki mücadelesi, öğrencilerin haklarını savunma adına önemli bir örnek oluşturuyor. Eğitim kurumlarının kararlarının, öğrenci planlamaları ve kariyer hedefleri üzerinde yaratabileceği sonuçlar, bu tür davaların gerekliliğini ortaya koyuyor. Öğrencilerin haklarını korumak adına daha çok duyarlılık göstermeleri gerektiği aşikar.