Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu

Üniversite Hayatı mı, Film Seti Atmosferi mi? – Hüseyin Şuekinci

Eğitim Kurumu Yerine Şov Merkezi: Boğaziçi Üniversitesi’nde Tartışmalar Sürüyor üniversite

Eğitim Kurumu Yerine Şov Merkezi: Boğaziçi Üniversitesi’nde Tartışmalar Sürüyor

üniversite Öğrencilerinin Tepkisi: Eğitim Mi, Ticaret Mi?

üniversite yıllarımın başında, yurt deneyimimin getirdiği zorlukları ve öğrenci mücadelelerini unutmuyorum. Bugünlerde, eğitim olan bir kurumun nasıl ticari bir alana dönüştürüldüğünü görmek, içimi acıtıyor. Öğrencilik hayatımda karşılaştığım sorunlar, bugün başka bir boyutta karşımıza çıkıyor. Boğaziçi Üniversitesi’nin Anadolu Hisarı kampüsü, Spor Bilimleri Fakültesi öğrencilerine ev sahipliği yaparken, aynı zamanda popüler bir televizyon programına da sahne oluyor.

Eğitim Kurumu Hakkında Eleştiriler

Boğaziçi Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü’nden Prof. Dr. Mine Eder, kampüsün Boğaziçi Üniversitesi’ne tahsis edilip Survivor Türkiye finaline ev sahipliği yapmasının, üniversitenin eğitim anlayışını olumsuz etkilediğini vurguladı. Eder, "Kampüsü ticaretin alanı haline getirmek, üniversitenin kurumsal değerlerine zarar veriyor," dedi.

Öğrenci Hakları ve Etkileri

İstanbul’da gerçekleştirilen yarışmanın, yurtlarda kalan öğrencilerin yaşamını olumsuz etkilediği yönünde şikayetler arttı. Kampüste hem Boğaziçi hem de Marmara Üniversitesi öğrencileri eğitim alıyor. Ancak, uygulamalı derslerin yapılamadığı yönündeki endişeler, öğrencilerin motivasyonunu düşürüyor.

Alternatif Alanlar Varken

Survivor finallerinin Anadolu Hisarı kampüsünde yapılması, özellikle öğrenciler arasında geniş çapta tartışmalara yol açtı. Türkiye’deki alternatif mekanları göz ardı ederek, bu tür bir tercih yapılmasının etik olmadığı ifade ediliyor.

Akademisyenlerin Sessizliği

Survivor’un üniversite içinde yapılmasına karşı çıkan akademisyenlerin, demokratik haklarını kullanmakta istikrarsız kaldıkları dikkat çekiyor. Bu durum, öğrenciler arasında da benzer korkuların doğmasına neden oluyor; özellikle yurtta kalan öğrenciler için tepkilerini ifade etmenin riskli olduğunu hissediyorlar.

Gelecekteki Tehditler

Eğitimin ve bilimin, gösteri dünyasına kurban edilmesi, hem öğrencilerin hem de akademik çevrelerin geleceğine yönelik ciddi bir tehdit oluşturuyor. Öğrencilerin ve akademisyenlerin sustuğu bir ortamda, bilim ve eğitim alanları daha fazla ticarileşebilir.

İlgili Haber  Tbmm Gündemi: 2025 Bütçesi Onaylandı, Bekçilere Üst Arama Yetkisi Tartışılıyor!

Sonuç: Sessiz Kalma Tehdidi

Unutmamak gerekir ki, sessiz kalmak hem bireylerin hem de toplumun geleceğini tehdit ediyor. "Eğitim kurumu susarsa, bir ülke susar," gerçeği, artık daha fazla göz ardı edilemez. Bu durum sadece öğrenci ve akademisyenleri değil, herkesi etkiliyor. Gelecekte kaybolan değerlere karşı durmak için sesimizi yükseltmek önemli. Eğitim, her şeyden önce bir insanlık hakkıdır.

YORUMLAR

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir


Uyuşturucu veya Alkol Etkisiyle Kriz Geçiren Üç Kişi Hastaneye Kaldırıldı
Sıradaki Haber Ankara Sokaklarında Kriz Geçiren Üç Kişiden İki Kişi Hayatını Kaybetti