Sahte Diplomalıların Eşliğinde Cumhuriyet’in Temelleri Tehlikede
Eğitim-İş’ten Sert Eleştiriler
Eğitim-İş Denizli 2 No’lu Şube Sekreteri Kadir Yıldırım, son günlerde ortaya çıkan sahte diploma çetesi iddialarının, kurumsal yozlaşmanın derin boyutlarını gözler önüne serdiğini vurguladı. Yıldırım, bu durumun yalnızca bireysel bir mesele değil, aynı zamanda “siyasal tercihlerle örülmüş bir sistem sorunu” olduğunu belirtti. Eğitim-İş, bu sorunun ülke genelindeki liyakat sisteminin tasfiyesinin bir yansıması olduğunu ifade ediyor.
Liyakati Ortadan Kaldıran Denetim Eksikliği
Yıldırım, sahte belgelerin kamu kurumlarında nasıl kabul edildiğini sorgulayarak, denetim mekanizmalarının bilinçli bir şekilde askıya alındığını öne sürdü. "Liyakatin sistem dışına itilmesi, kamu hizmetinin keyfiliğe teslim edilmesi, bugün geldiğimiz çürümenin asıl sebebidir" diyen Yıldırım, eğitim sisteminden kamu istihdamına kadar uzanan bir yapısal çöküşün yaşandığını belirtti. Bu durum, cemaate ve tarikatlara dayalı yapılar aracılığıyla derinleşmektedir.
Gençler Sahte Diplomaların Gölgesinde Kalıyor
Kadir Yıldırım, bu sistemin bedelini en çok emek veren gençlerin ödediğini dile getirerek, “Atanmadığı için canına kıyan öğretmenler ve KPSS’ye torpilsiz girmeye çalışan gençler” örneklerini verdi. Bu durumun, gençlerin ve eğitim emekçilerinin kariyerlerini ciddi bir şekilde tehdit ettiğine dikkat çekti.
Soruşturma Boşlukları ve Kamu Güvenliği
Eğitim-İş olarak, 2020 yılında başlatılan sahte diplomalı öğretmen soruşturmasının sonuçlarının hala açıklanmadığını vurgulayan Yıldırım, yetkililere şu soruları yöneltti:
- 2020 yılında başlatılan soruşturmanın sonuçları nedir?
- Sahte diplomalı öğretmen sayısı toplam kaçtır?
- Bu kişiler hangi tarihlerde ve hangi illerde göreve başlamıştır?
- Bu durumla ilgili savcılıklara suç duyurusu yapıldı mı?
- Bu suç duyuruları sonucunda açılan davalar var mıdır?
Yıldırım, bu soruların cevapsız kalmasının, durumun siyasi bağlantıları nedeniyle olduğunu ifade etti.
Çözüm İçin İşbirliği ve Şeffaflık
Kadir Yıldırım, sahtecilik şebekesinin tüm bağlantılarının teşhir edilmesi gerektiğini belirterek, bu düzenin sadece bir çürüme değil, açık bir tehdit oluşturduğunu vurguladı. Eğitim-İş olarak, gerçek bilgiyle emek veren gençlerin ve atanamayan öğretmenlerin haklarını savunmaya devam edeceklerini ifade etti.
Sonuç: Gerçek Diploma, Emeğin ve Bilimin Ürünüdür
Bu yaşananlar, eğitim sistemimizin temel değerlerine bir saldırıdır. Eğitim-İş’in savunduğu gibi, Türkiye’nin geleceği için şeffaflık, liyakat ve adaletin sağlanması elzemdir. Sahte diplomaların ve torpilli sistemin ortadan kaldırılmadığı bir ortamda, liyakat ve kamu güvenliği sağlanamaz. Gerçek diploma ise yalnızca emek ve bilimle kazanılır; bu süreçte sahtecilik yapanlar mutlaka hesap vermelidir.
Kısa Yorum: Bu haber, eğitim sisteminde yaşanan ciddi sorunları ele alıyor ve bu sorunların çözümü için gerekli adımların atılması gerektiğini vurguluyor. Eğitimdeki liyakat ve şeffaflık eksikliği, ülkenin geleceği açısından son derece kaygı verici. Kadir Yıldırım’ın vurguladığı gibi, asli değerlerin korunması ve sahteciliklere karşı etkin bir mücadelenin başlatılması büyük önem taşıyor.