Eğitimde Flaş Gelişme: Proje Okullarındaki Değişiklikler
MEB’in Yeni Yönetmeliği Neleri Değiştiriyor?
Millî Eğitim Bakanlığı (MEB), 12 Temmuz 2025 tarihinde yayımladığı Millî Eğitim Bakanlığı Proje Okulları Yönetmeliği ile eğitim alanında önemli değişikliklere imza atıyor. 1 Eylül itibarıyla birçok okul, proje okul statüsünü kaybedecek. Bu durum, özellikle Liselere Geçiş Sistemi (LGS) tercih döneminde öğrencileri etkileyecek.
Proje Okullarının Yeni Sınıflandırılması
Yeni düzenlemeye göre okullar, iki ana başlığa ayrılacak:
- Özel Proje Uygulayan Okullar: Mesleki ve Teknik Eğitim Genel Müdürlüğü ile Din Öğretimi Genel Müdürlüğü’ne bağlı okullar.
- Özel Program Uygulayan Okullar: Ortaöğretim Genel Müdürlüğü’ne bağlı okullar.
Bu değişikliklerle birlikte, sadece başarı diliminde yer alan öğrencilerin (yüzde 1’lik dilim) özel program uygulayan okullara kabul edilmesi hedefleniyor. Bu uygulama, eğitimde fırsat eşitliğini tehlikeye atabilir.
Öğrenci ve Velilere Etkisi
Eğitim Sen İstanbul 1 No’lu Şube Başkanı Barış Uluocak, yeni yönetmeliğin hem öğrenciler hem de veliler için büyük bir belirsizlik yarattığını açıkladı. Uluocak, “Şu anda proje okulu statüsündeki bazı okullar, tercih döneminde yazıldıklarında bu özelliklerini yitirecek. Bu durum, öğrenciler için ciddi mağduriyet oluşturabilir.” ifadelerini kullandı.
Eğitimde Nitelik Kaybı
Uluocak, yönetmeliğin sadece proje okullarını etkilemekle kalmayıp, genel olarak eğitim kalitesini de düşürdüğünü vurguladı. “Nitelikli eğitime ulaşmak giderek zorlaşıyor. Kontenjanlar daraltılıyor ve yönetmelikler bir günde değişiyor. Öğrencilerin akademik eğitimin yerine mesleki eğitime yönlendirilmesi, gelecekte büyük bir sorun yaratabilir.” dedi.
Hamilik Uygulaması ve Kamusal Eğitim
Yeni yönetmelikte yer alan hamilik uygulaması, özel program uygulayan okullarda şirket ve vakıfların etkisinin artmasına neden olabilecek bir düzenleme olarak dikkat çekiyor. Uluocak, “Hamilik adı altında özel kuruluşlar söz sahibi olacak. Bu durum, kamusal eğitimin yapı taşlarını sarsabilecek bir durumdur.” uyarısında bulundu.
Sonuç Olarak
MEB’in projeleri ve yeni düzenlemeleri, öğrenci ve veli toplulukları üzerinde derin etkiler bırakabileceği gibi, Türkiye genelindeki eğitim sistemini de yeniden şekillendirebilir. Eğitimde nitelik kaybı ve fırsat eşitsizliği gibi sorunların önüne geçmek için, eğitim politikalarının daha kapsayıcı ve adil bir yapıda olması gerektiği aşikâr. Eğitim sistemimizin geleceğini düşünerek, bu değişikliklerin izlenmesi ve gerektiğinde dönüştürücü çözümler geliştirilmesi elzemdir.