Sındırgı’da 6,1 Büyüklüğünde Deprem: Artçı Sarsıntılar Uzmanları Uyarıyor

Sındırgı Depreminin Nedenleri ve Etkileri

Balıkesir’in Sındırgı ilçesi, 6,1 büyüklüğündeki depremle sarsıldı. Deprem sonrası bölgedeki artçı sarsıntılar, uzmanların dikkatini çekiyor. Deprem uzmanı Prof. Dr. Şener Üşümezsoy, Sındırgı’daki fay hatlarının hâlâ tam anlamıyla kırılmadığını belirtti. Bu durumu, artçı sarsıntıların devam etmesinin temel nedeni olarak açıkladı.

Simav Fayı’ndan Gelen Tehlike

Prof. Dr. Üşümezsoy, mevcut hareketliliğin büyük bir deprem tehdidi oluşturmadığını fakat Simav Fayı’nın hâlâ enerji biriktirdiğini vurguladı. Bu fay, 6,5–6,8 büyüklüğünde bir deprem üretebilme potansiyeline sahip. Uzman, bölgede yer alan Gediz, Demirci ve Sındırgı faylarının enerjilerini boşalttığını ancak Simav Fayı’nın hâlâ yüksek risk taşıyan bir alan olduğunu ifade etti.

Depremin Özellikleri

Sındırgı’nın güneyindeki dağın içerisinde, 20 kilometrelik bir fayın kırıldığını dile getiren Üşümezsoy, depremin yaklaşık 8 kilometre derinlikte ve 30 derecelik bir açıyla meydana geldiğini belirtti. 6,1 büyüklüğündeki depremin, fayda yaratan kaymanın bazı bölgelerde düşük olduğunu ve bu durumun artçı sarsıntılara neden olduğunu ifade etti. Sındırgı için bu boyutun ciddi bir risk teşkil etmediği bilgisi verildi.

İkincil Fayların Durumu

Sındırgı’nın güneyindeki dağda, ana faya paralel ikincil fayların bulunduğunu belirten Üşümezsoy, bu ikincil faylarda meydana gelen artçı sarsıntıların 5 büyüklüğünde olabileceğini fakat bunun da Sındırgı açısından tehlike oluşturmadığını dile getirdi.

Tarihsel Sıfırlama ve Gelecekteki Beklentiler

Simav Fayı özelinde risk teşkil ettiğini ifade eden Üşümezsoy, Demirci Fayı’nın 1965’te 6,4 büyüklüğünde kırıldığını, Simav Fayı’nın ise 2011’de 5,9 büyüklüğünde bir depremle küçük bir hareket gösterdiğini hatırlattı. Gediz, Simav, Demirci ve Sındırgı faylarını paralel ampuller olarak betimleyen Üşümezsoy, şu an aktif olan tek fay hattının Simav Fayı olduğunu vurguladı.

Sonuç ve Değerlendirme

Üşümezsoy, Sındırgı fayından kaynaklı bir riskin bulunmadığını, ancak Simav’ın bölgenin en aktif faylarından biri olduğunu belirtti. Simav Dağı’nın bugünkü yüksekliğinin tarihteki büyük depremlerle şekillendiğini vurguladı. İnsan ömrü perspektifinden, bu depremin yakın bir zamanda gerçekleşmesinin beklenmediğini belirtti.

Kısa Yorum: Bu deprem, bölgedeki fay hatlarının dinamiklerini anlamak açısından önemli bir olaydır. Uzmanların açıklamaları ise halkı bilgilendirme ve olası risklere hazırlıklı olma konusunda bir rehber niteliğindedir. Sismik aktivitelerin takip edilmesi gerektiği bir kez daha kanıtlandı.