7 Yaşındaki Öğrencinin Ölümünde 10 Kişi Hakkında Karar Verildi

Duruşma ve Karar Süreci

Ankara 17. Asliye Ceza Mahkemesi, 7 yaşındaki Mert Yağız Köksal’ın trajik ölümüyle ilgili karar duruşmasını gerçekleştirdi. Duruşmaya tutuksuz yargılanan sanıklardan Fatma Şahin ve Koray Hozantaş katıldı. Diğer sanıkların duruşmada yer almaması dikkat çekti. Mert’in ailesi ve avukatları, duruşmada bulundular ve adalet arayışlarının devam ettiğini vurguladılar.

Sanıkların İfadeleri

Duruşmada söz alan sanık Fatma Şahin, sürecin her aşamasında üzüntüyle yer aldığını belirtti. “Alınan 3 bilirkişi raporunda, Tarım ve Orman Bakanlığı görevlilerinin sorumluluğu olmadığı açıkça belirtilmiştir. Bu nedenle beraatimi talep ediyorum,” dedi. Diğer sanık Koray Hozantaş da, “Her duruşmaya acı ile katıldım, ancak bu olayda bir sorumluluğum yoktur. Şırınga çikolataların kantinde satışıyla ilgili denetim yetkisi Milli Eğitim Bakanlığı’na aittir,” ifadelerini kullandı.

Karar ve Ceza Süreci

Duruşmanın ardından mahkeme, sanıkların beyanlarını değerlendirdi. Kantin görevlisi Neşe Yavuz, ‘taksirle ölüme neden olma’ suçundan 3 yıl 9 ay hapis cezasına çarptırıldı. Okul müdürü Abdulkadir Pehlivan ise aynı suçtan 2 yıl 6 ay hapis cezası aldı. Sanık firma sahibi Yunus Taycı ve firma yetkilileri Servet Yılmaz ile Uğur Yılmaz’a da 1 yıl 8 ay hapis cezası verildi. Bu cezalar, adli para cezasına çevrilerek her biri için toplam 48 bin 400 TL’ye hükmedildi.

Beraat Kararları

Mahkeme ayrıca öğretmenler Ali Osman Doğan, Apaydın Albayrak, okul müdür yardımcısı Ebubekir Çelik ve Tarım Bakanlığı Gıda Kontrolörleri Fatma Şahin ile Koray Hozantaş hakkında beraat kararı verdi. Bu kararlar, Eğitim Bakanlığı’nın ve ilgili otoritelerin denetim süreçlerindeki sorumluluklarını bir kez daha gündeme getirdi.

Eğitimde Güvenlik Önlemleri ve Gelecek Adımlar

Mert Yağız Köksal’ın ölümü, eğitim kurumlarındaki güvenlik sorunlarını yeniden ele almaya zorladı. Okul kantinlerinde sağlıklı gıda denetimleri ve öğrenci güvenliği konularında süregelen tartışmalar sürerken, eğitimde genel bir düzenleme gerekliliği açıkça ortaya konuldu. Eğitim camiası, benzer trajedilerin yaşanmaması için acil önlemler alınması gerektiğine inanıyor.

Bu süreç, hem öğrenci sağlığını korumak hem de okuldaki huzuru sağlamak adına önemli bir dönüm noktası olarak değerlendiriliyor. Eğitim kurumlarında alınacak güçlü önlemler, gelecekteki nesillerin güvenliği için kritik bir adım olarak kabul edilmekte.