MEB Norm Fazlası Öğretmen Atama Sürecini Yeniden Başlattı
Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), norm fazlası öğretmenlerin atama sürecine tekrar başladı. Nisan ayında kamuoyu tepkisi nedeniyle geri çekilen bu süreç, şimdi ‘İhtiyaç ve Norm Kadro Fazlası Öğretmenlerin Yer Değiştirme Duyurusu’ ile resmen duyuruldu. Öğretmenlerin belirlenmesi için sürecin başladığı bu günlerde, isteğe bağlı yer değişikliği başvuruları da alınmaya başladı. İlk olarak ilçe atama süreci tamamlanacak, ardından il atama sürecine geçilecek.
Sürecin Hukuki Sorunları ve Eleştiriler
Eğitimci Maksut Balmuk, MEB’in yürüttüğü bu sürecin hukuka aykırı olduğu konusunda uyarılarda bulundu. Balmuk, nisan ayında yaşanan sorunların hala devam ettiğini ve öğretmenlerin uzak mesafelere resen atanabileceğini belirtti. MEB’in asıl amacının norm fazlası öğretmen sayısını azaltmak olduğunu ifade eden Balmuk, mevcut sürecin hukuki ve zamansal sorunlarla dolu olduğunu vurguladı.
Öğretmenlik Meslek Yasası Uygulamasında Eksiklikler
Balmuk, Öğretmenlik Meslek Yasası’nın yayımlanmasının üzerinden neredeyse bir yıl geçmesine rağmen yönetmelik uyarlamalarının yapılmadığını dile getirdi. Yasada, ilçelerin ilçe gruplarına ayrılması gerektiği belirtilirken, bunun gerçekleşmediğini belirten Balmuk, sözleşmeli öğretmenler için oluşturulan ilçe gruplarının kadrolu öğretmenler için geçerli olmamasının sorun yarattığını söyledi. Ayrıca, öğretmen atama ve yer değiştirme yönetmeliğinde ilçe gruplarının yer almaması da hukuki bir sorun teşkil ediyor.
Uzak Mesafelerdeki Okullara Atama Riskleri
Balmuk, ilçe grubunda tercih yapamayan veya tercihlerine atanamayan öğretmenlerin, uzak mesafelerde bulunan okullara resen atanacağını ifade etti. Bu durum, öğretmenlerin kariyerlerini olumsuz etkileyebilecek bir gelişme olarak değerlendiriliyor.
MEB’in Süreçteki Pansuman Yöntemleri Yetersiz Kalıyor
Balmuk, öğretmen atama sürecinin sorunlarının pansuman yöntemlerle çözülemeyeceğini belirtti. MEB’in norm fazlası atama yaparak, 2025-2026 eğitim öğretim yılı için oluşan normları göz ardı ettiğini vurguladı. Diğer yandan, norm fazlası öğretmen sayısı ile büyük bir kadro açığı ve atama bekleyen yüz binlerce öğretmenin bulunmasının beraberinde yarattığı sorunların, bu şekilde çözülemeyeceğini savundu.
MEB’in öğretmenlerin yaz tatilini zehir etmemesi gerektiğini ifade eden Balmuk, sorun yaratan ve artıran tarafın MEB olduğunu belirtti. "Mağdurlar öğretmenler olmamalıdır," dedi.
Sonuç Olarak
Bu süreç, eğitim camiasında ciddi tartışmalara yol açarken, öğretmenlerin haklarını koruyacak düzenlemelerin yapılmasını gerektiriyor. Niteliği artıracak hukuki sağlamlık ve öğretmen-öğrenci ilişkisini güçlendirecek motivasyonun sağlanması, MEB’in öncelikli hedefleri arasında olmalıdır. Öğretmenlerin mesleki ve özlük haklarının gözetilmediği bir süreç, sadece eğitim sistemini değil, toplumu da olumsuz etkileyebilir.