Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi’nde Öğrenci Eylemlerine Polis Müdahalesi

Öğrencilerin Adalet Talepleri

Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) öğrencileri, 23 gündür devam eden eylemlerine bugün polis müdahalesiyle karşılaştı. Üniversite yönetimi, kampüs içinde basın açıklaması yapılmasına izin verilmeyeceğini duyurdu. Geçtiğimiz günlerde yapılmak istenen basın açıklaması ise Valilik ve Rektörlük tarafından güvenlik gerekçesiyle engellenmişti.

Eylem Yargısız İfade Özgürlüğü

Kampüs dışına çıkarılan öğrenciler, üniversite girişinde seslerini duyurdular. Eyleme, Demokrasi ve Mücadele Partisi (DEM) Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları da katıldı. Öğrenciler, aralarında Rojin Kabaiş’ın da bulunduğu arkadaşları için adalet talep ettiler. Etkinlikte, adalet çağrısı yapmak adına seslerini daha da yükselttikleri gözlemlendi.

Polis Müdahalesinin Ardından

Bugün ise, kampüs içinde toplanan öğrenciler, polis müdahalesiyle karşı karşıya kaldı. Öğrenciler, müdahalenin ardından kendilerine kampüs içerisinde basın açıklaması yapmamaları yönünde uyarı yapıldığını ifade ettiler. Bir öğrenci, konuşmasında eylem sürecinin hukuksuz şekilde engellendiğini belirtti.

Öğrencilerin Mesajı: “Rojin İçin Susmayacağız”

Açıklama yapan öğrenci, şu ifadeleri kullandı:

"23 gündür süren eylemlerimiz bugün hukuksuz bir şekilde engellendi. Bizler Rojin için susmayacağız. Her zaman, her yerde adalet çağrımızı haykıracağız. Tüm üniversiteleri her Perşembe günü saat 16.00’da eşzamanlı olarak adalet arayışına davet ediyoruz. Bu hukuksuzluğu kabul etmiyoruz. Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi artık özerk bir alan olmaktan çıkmış, kolluk kuvvetlerinin yönetimi altına girmiştir. Eylemlerimizi bastırmaya çalışıyorlar ama biz geri adım atmayacağız. Rojin Kabaiş isyanımızdır."

Sonuç

Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi’ndeki öğrenci eylemleri, ifade özgürlüğü ve adalet arayışının önemli bir yansımasıdır. Öğrencilerin bu kararlı duruşu, gençlerin sosyal adalet konusundaki hassasiyetini bir kez daha gözler önüne seriyor. Eğitim hayatlarının yanı sıra demokratik haklarını savunmak için de mücadele eden bu öğrencilerin adalet talepleri, gelecekte daha geniş bir destek bulabilir. Bu durum, üniversitelerin sadece eğitim kurumu değil, aynı zamanda sosyal değişim ve adaletin merkezi olabileceğini ortaya koymaktadır.