Okulların Otoparka Dönüşümü: Eğitimde Ticarileşme Politikaları
Milli Eğitim Bakanlığı’nın Eleştirileri
Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) ve siyasi iktidarın eğitimi ticarileştirme politikaları, okulların bahçelerinin otoparka dönüştürülmesiyle somut bir hale geliyor. Kapatılan okulların bahçeleri otopark olarak kullanılmaya devam edilirken, faaliyet gösteren okullarda da benzer uygulamalar gözlemleniyor. Eğitim öğretim saatlerinde öğretmenler otopark için ücret ödememekte, fakat eğitim saatleri dışında yarı fiyatına ücret talep edilmektedir.
İstanbul Örneği
İstanbul Kadıköy’deki Muhsin Adil Binal Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’nin bahçesi, 5 yıldır otopark olarak işlev görmekte. Bu süreçte yeni okul yapılması ise gündeme gelmemiştir. Kadıköy Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’nin bahçesi de eğitim saatleri boyunca otopark olarak kullanılmaktadır. Belleklerde kalan Bahriye Ortaokulu ve Moda İlkokulu’nun bahçeleri de otopark olarak değerlendiriliyor. Ümraniye Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi ise iki yıldır benzer bir kulanımda.
Eleştiriler ve Rant İddiaları
Eğitim-İş İstanbul 2 Nolu Şube Başkanı Kadir Toruş, okullardaki otopark uygulamalarını sert bir dille eleştiriyor. Okulların deprem dayanıksızlığı nedeniyle yıkıldığını belirten Toruş, bu okulların yenilenmemesinin arkasında bir "otopark mafyası" oluşup oluşmadığına dair şüpheler uyandığını ifade ediyor. "Okullar yıkıldıkça yerlerine otopark mı yapılacak?" sorusunu soran Toruş, bu uygulamaların eğitimden çok rant odaklı olduğunu iddia ediyor.
Eğitim Hakkı ve Sorumluluklar
Toruş, mevcut uygulamaların para kazanma hırsıyla şekillendiğini vurgulayarak, "Okullar kapanırken, yenilerine hızlı bir şekilde geçilmesi gerekirken, otoparklara ve otopark gelirlerine yönelindi." diyor. Ayrıca, eğitim hakkının engellenmesinin köklü değişikliklere ihtiyaç duyduğunu ifade ediyor.
Gelecek İçin Öneriler
Sonuç olarak, milli eğitim sisteminin liyakatli ellerde yönetilmesi gerektiğini ifade eden Toruş, bu süreçte bakanlık müfettişlerini devreye çağırıyor. Okulların eğitim alanları olarak kalması gerektiğini, aksi takdirde eğitim sisteminin giderek ticarileşeceğini vurguluyor.
Kısa Yorum
Bu durum, eğitim alanında yaşanan derin sorunların ve ticarileşme politikalarının bir yansımasıdır. Eğitim kurumları, öğrencilerin haklarına saygı gösterilecek şekilde ele alınmalı, eğitimde kalite ve eşitlik ilkeleri gözetilmelidir. Eğitimde ticarileşme, uzun vadede toplumsal dengeyi bozma riski taşımaktadır.