LGS Sınavı İle İlgili Soruşturmalara Bakanlık’tan Açıklama
LGS Sorularının Sızdırıldığı İddiaları
Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, 2024 Liselere Geçiş Sistemi (LGS) sınavıyla ilgili olarak ortaya çıkan "sorular sızdırıldı" iddialarına açıklık getirdi. Sınavdan sonra sosyal medyada yayılan ve sınav sorularının çalındığını öne süren paylaşımlar üzerine başlatılan incelemeler neticesinde, biri okul yöneticisi olmak üzere toplam 29 kişi hakkında işlem başlatıldığı kaydedildi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan Sert Tepki
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, bu tartışmalarla ilgili olarak, "Çocuklarımızı artık rahat bırakın" ifadelerini kullanarak LGS konusundaki endişelere sert bir tepki gösterdi.
Soruşturma ve Delil Durumu
Bakan Tekin, 2 Haziran 2024 tarihinde düzenlenen LGS sınavında, sabah oturumunda saat 10.45’te tamamlanan sözel bölüm sonrası bir okul yöneticisinin sınav sorularını fotoğraflayarak, saat 11.57’de PDF formatında sosyal medyada paylaştığını belirtti. Ancak, bu PDF dosyasının Milli Eğitim Bakanlığı’na ait olmadığını ve bununla ilgili herhangi bir sızıntının yaşanmadığını vurguladı. Tekin, "Bu PDF bize ait değil. Bizim sistemimizde böyle bir dosya yok. Bu iddialar teknik olarak imkânsızdır." diyerek eleştirileri yanıtladı. Sınav güvenliğinin öncelikli konu olduğunu ifade eden Tekin, adli ve idari soruşturmaların derinleştirildiğini duyurdu.
Ceza Davası Açılması Gündemde
Soruşturma sürecinin delil durumuna göre bazı kişiler hakkında ceza davası açılmasını da gündeme getirdiğini belirten Tekin, bu konudaki güncel bilgilerin ilerleyen günlerde kamuoyuyla paylaşılacağını aktardı.
Sınavın Güvenilirliği ve Sonuçlar
Sınavda 719 öğrencinin tüm soruları doğru yanıtlayarak tam puan alması, kamuoyunda tartışmalara neden olmuştu. Tekin, bu durumun olağan olduğunu belirterek, sınavın müfredata uygun ve ek kaynak olmadan çözülebilecek düzeyde hazırlandığını ifade etti. Bu bağlamda, bu kadar çok birincinin çıkması beklenirdi.
Gelecek Önlemler
Milli Eğitim Bakanlığı, sınav güvenliğini artırmaya yönelik çalışmaların ilerleyen dönemlerde daha da sıkılaştırılacağını duyurdu. Atama, ek ders, seminer ve özlük hakları gibi öğretmenlerin çalışma hayatını etkileyen konular, bu tür tartışmaların gölgesinde kalmamalıdır. Öğretmenlerin güvenliği ve eğitim sisteminin şeffaflığı, ülkemizin geleceği için hayati önem taşımaktadır.
Bu olaylar, öğretmenlerin ve eğitimcilerin üzerindeki baskıları gözler önüne sererken, eğitim sistemine olan güvenin yeniden tesis edilmesi gerekliliğini de ortaya koymaktadır. Eğitimde adalet ve şeffaflığın sağlanması için atılan her adım, tüm paydaşlar için kritik öneme sahiptir.