Kırkpınar Yağlı Güreşleri: Tarih ve Katılımcılar Belli Oldu!

Kırkpınar Yağlı Güreşleri’nin 664. Yılı İçin Geri Sayım Başladı Geleneksel Kırkpınar Yağlı Güreşleri 4 Temmuz’da Başlıyor UNESCO’nun Somut Olmayan Kültürel Miras Listesi’nde yer alan Kırkpınar Yağlı Güreşleri’nin 664’üncüsü için geri sayım başladı. 30 Haziran – 6 Temmuz tarihleri arasında Edirne’de gerçekleştirilecek olan bu tarihi etkinlik, Türkiye’nin dört bir yanından gelen yüzlerce pehlivanı ve binlerce güreşseveri […]

Kırkpınar Yağlı Güreşleri

Kırkpınar Yağlı Güreşleri’nin 664. Yılı İçin Geri Sayım Başladı

Geleneksel Kırkpınar Yağlı Güreşleri 4 Temmuz’da Başlıyor

UNESCO’nun Somut Olmayan Kültürel Miras Listesi’nde yer alan Kırkpınar Yağlı Güreşleri’nin 664’üncüsü için geri sayım başladı. 30 Haziran – 6 Temmuz tarihleri arasında Edirne’de gerçekleştirilecek olan bu tarihi etkinlik, Türkiye’nin dört bir yanından gelen yüzlerce pehlivanı ve binlerce güreşseveri bir araya getirecek. Pehlivanlar, 4 Temmuz’dan itibaren er meydanında mücadele edecek.

Festival süresince yalnızca güreşler değil, aynı zamanda konserler, halk oyunları ve geleneksel yürüyüşler gibi etkinlikler de düzenlenecek. Edirne, bu hafta boyunca adeta bir açık hava sahnesine dönüşecek. Türkiye Geleneksel Güreşler Federasyonu ve Edirne Belediyesi işbirliğiyle organize edilen Kırkpınar Yağlı Güreşleri, TRT Spor ekranlarından canlı olarak yayınlanacak.

Kırkpınar Yağlı Güreşleri’nin Tarihçesi

Kırkpınar güreşlerinin kökleri, Orhan Gazi dönemine, yani 1360’lı yıllara kadar uzanıyor. Rivayete göre, Rumeli seferine çıkan 40 akıncının mola verdiği bölgede düzenlenen güreşlerde iki kardeşin hayatını kaybetmesi üzerine, onların anısını yaşatmak amacıyla bu müsabakalar başlatılmıştır. 1362 yılından bu yana kesintisiz olarak devam eden Kırkpınar, dünyanın en eski spor organizasyonlarından biri olarak kabul edilmektedir. 2010 yılında UNESCO tarafından Somut Olmayan Kültürel Miras Listesi’ne alınmıştır.

Zeytinyağı, Kispet ve Teknik Ustalık

Kırkpınar güreşleri, kendine özgü kurallara ve ritüellere sahiptir. Pehlivanlar, manda veya dana derisinden yapılan "kispet" giyerek müsabakalara katılır. Vücutlarını zeytinyağı ile kayganlaştıran güreşçiler, rakiplerini yere sermek veya kıspetiyle kontrol altına almak zorundadır. "Paça", "tırpan", "kazkanadı", "çangal" ve "kemane" gibi teknikler, yağlı güreşe özgüdür. Bazı müsabakalar dakikalar içinde sonuçlanırken, bazıları saatler süren stratejik bir denge oyununa dönüşmektedir.

Altın Kemer İçin Kıyasıya Rekabet

4-6 Temmuz tarihlerinde yapılacak güreşlerde başpehlivanlık için toplam 40 güreşçi mücadele edecek. 2024 yılı başpehlivanı Yusuf Can Zeybek, kemerini korumak için er meydanında olacak. Eğer Zeybek bu yıl da kazanırsa, üst üste üçüncü kez kemeri alarak altın kemerin ebedi sahibi olma yolunda ilerleyecek. Tecrübeli başpehlivanlar arasında dört kez bu unvanı kazanan Ali Gürbüz, 2021 şampiyonu İsmail Balaban ve teknik gücüyle dikkat çeken Orhan Okulu gibi isimler de bu yılın favorileri arasında gösterilmektedir.

Kura Torbaları Belli Oldu

  1. Kırkpınar Yağlı Güreşleri’nde başpehlivanlık için mücadele edecek 40 güreşçinin kura torbaları belirlendi. Pehlivanlar, geçmiş performanslarına göre beş ayrı torbaya ayrılarak eşleşme sistemine yerleştirildi. Bu sistem, erken turlarda favori isimlerin birbirine denk gelmesini önlemek ve rekabeti dengeli kılmak amacıyla uygulanmaktadır.

Eşleşme sistemine göre, alt torbalardaki pehlivanlar üst torbadaki rakiplerini mağlup ettiklerinde, bir sonraki turda üst torbadan kura çekme hakkı kazanıyor. Bu sistem, yalnızca favori isimlerin değil, çıkış yapabilecek genç güreşçilerin de finale ilerlemesini mümkün kılmaktadır.

Cazgırlar, Davul-Zurna ve Seyir Kültürü

Kırkpınar’da güreşler cazgır duasıyla başlıyor. Pehlivanları seyirciye tanıtan cazgır, "Pehlivan geliyor! Yiğidin harman olduğu yerden geliyor!" sözleriyle er meydanının ritmini kuruyor. Bu geleneksel seslenişe, güreş boyunca davul ve zurna eşlik ediyor. Mücadele hızlandıkça zurnanın sesi artıyor ve tribündeki seyirci her hamlede alkışla karşılık veriyor.

Kırkpınar’da yalnızca başpehlivanlık değil, farklı boy kategorilerinde de yüzlerce güreşçi mücadele ediyor. "Minik", "tozkoparan", "teşvik" gibi kategorilerde genç sporcular, güreşin inceliklerini öğrenerek bu geleneğin geleceğini taşımaya hazırlanıyor. Bu durum, Kırkpınar’ın yalnızca bir şampiyonluk yarışı değil, aynı zamanda bir okul olduğunu da göstermektedir.

Festival boyunca Edirne, sporla birlikte kültür, ekonomi ve turizm açısından da canlanıyor. Şehirdeki otellerde doluluk oranı artarken, esnaf da güreş haftasından beklentili. Balkanlar’dan gelen izleyicilerle birlikte Kırkpınar, uluslararası bir buluşma noktası kimliği kazanıyor.

Exit mobile version