Flaş Gelişme: Meme Kanseri Tedavisinde Lenfödem Riski Her 5 Kadından 1’inde!

Meme Kanseri Tedavisi ve Lenfödem Riski Hakkında Önemli Bilgiler Lenfödemin Tehditkar Etkileri Meme kanseri tedavisi gören kadınların her beşinden birinin lenfödem riski taşıdığı bildirilmektedir. Medicana Sağlık Grubu’ndan Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Prof. Dr. Figen Ayhan, bu durumun özellikle fazla kilolu olan, koltuk altından lenf cerrahisi geçiren, ışın tedavisi alan veya aynı taraf kol ya […]

Prof. Dr. Figen Ayhan: "Meme kanseri tedavisi alan her 5 kadından birinde lenfödem gelişme riski vardır"

Meme Kanseri Tedavisi ve Lenfödem Riski Hakkında Önemli Bilgiler

Lenfödemin Tehditkar Etkileri

Meme kanseri tedavisi gören kadınların her beşinden birinin lenfödem riski taşıdığı bildirilmektedir. Medicana Sağlık Grubu’ndan Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Prof. Dr. Figen Ayhan, bu durumun özellikle fazla kilolu olan, koltuk altından lenf cerrahisi geçiren, ışın tedavisi alan veya aynı taraf kol ya da memede enfeksiyon geçiren hastalar için geçerli olduğunu vurguladı. Yıllar sonra kolda ve elde görülen ani şişlikler, lenfödemin belirtileri arasında yer alıyor.

Erken Teşhisin Önemi

Lenfödem, erken teşhis edilmediği takdirde fonksiyon kaybına kadar gidebilir. Prof. Dr. Ayhan, yaklaşık olarak meme kanseri tedavisi sona erdikten sonra bile hastaların bedenlerini dikkatle izlemeleri gerektiğini belirtiyor. Erken tanı, hastalığın önlenmesi ve tedavisinin en etkili yolu olarak öne çıkıyor. "Erken tanı ve tedavi almayan lenfödem, kronik bir hastalığa dönüşebilir. Bu süreçte fonksiyon kayıpları yaşanabilir," diye ekliyor.

Uzman Kliniklerde Sürekli İzleme

Meme kanseri tedavisi gören kadınların, uzman bir lenfödem kliniğinde izlenmeleri gerektiğini savunan Prof. Dr. Ayhan, sağlıklı diyet, cilt bakımı, manuel lenfatik drenaj masajı, bandaj ve uygun giysi kullanımı gibi yöntemlerle hastaların yaşam kalitesinin artırılabileceğini belirtiyor. Ayrıca, egzersiz programlarının da önemli olduğunu ifade ediyor.

Egzersizlerin Rolü

Meme ameliyatı sonrası hastaların omuz hareket açıklığını artırtmak amacıyla egzersizlere başlaması gerektiğini belirten Prof. Dr. Ayhan, dirençli egzersizlerden kaçınılmasını tavsiye ediyor. Ameliyat ve ışın tedavisi sonrasında ödemi artırabilecek bu tür egzersizler yerine, kompleks dekonjestif tedavi yöntemleri ile ilerlemeler kaydedilmesi hedefleniyor. Bu yöntemlere ek olarak, eklem hareket açıklığı egzersizleri, germe egzersizleri ve kademeli olarak güçlendirme egzersizleri de önerilmektedir.

Sonuç Olarak

Meme kanseri ile ilişkili lenfödem riski taşıyan kadınların, yılda bir kez lenfödem uzmanına başvurması gerektiği, ayrıca kolunda şişlik hisseden her kadın için benzer bir izleme sürecinin önemine dikkat çekilmektedir. Özellikle meme kanseri tedavisi gören hastaların bu konudaki farkındalığı arttırılmalı ve erken tanının durumun seyrindeki kritik rolü vurgulanmalıdır. Bu bağlamda, sağlık uzmanlarının verdiği tavsiyelere uyulması, hastaların yaşam kalitesini artıracak ve tedavi süreçlerini kolaylaştıracaktır.

Exit mobile version