Eğitim-İş, Pamukkale Üniversitesi Önünde Akademik Özgürlük İçin Ses Yükseltti
Haberin Başlıkları
Eğitim-İş’in Pamukkale Üniversitesi Önünde Düzenlediği Basın Açıklaması
Üniversitelerde Liyakatin Yerine Yandaşlık Geçiyor
Eğitim-İş Denizli 1 ve 2 No’lu Şubeleri, üniversitelerde akademik özgürlüklerin kısıtlandığını ve liyakatin yerini siyasi bağlantıların aldığını vurgulamak amacıyla Pamukkale Üniversitesi (PAÜ) önünde bir basın toplantısı gerçekleştirdi. Açıklamada, üniversitelerin sorunları ve gençlerin geleceği üzerine önemli mesajlar verildi.
Eğitim ve Bilim Üretimi Tehdit Altında
Açıklamada, üniversitelerin bugün, tarihi bir baskı altında olduğu ifade edildi. Eğitimin ve bilimsel üretimin kendisine yöneltilen tehditler nedeniyle işlevini yitirdiğinin altı çizildi. Eğitim-İş, "Bu karanlığa teslim olmayacağız!" diyerek bireylerin entelektüel haklarına sahip çıkacaklarını belirtti.
Üniversiteler Rant Üretme Aracı Haline Geldi
Akademik Kadro Seçimleri ve Düşük Eğitim Kalitesi
Son yıllarda, üniversitelerin akademik kadrolarının siyasi bağlılıklar üzerinden belirlendiği ifade edildi. Eğitim-İş, nitelikli eğitim ve araştırma ortamlarının yok edilmeye çalışıldığını açıkladı. Öğrencilerin maddi kaygılar nedeniyle eğitim hayatına devam edemedikleri belirtilirken, mezuniyet sonrası işsizlik ve düşük ücret gibi sorunlar vurgulandı.
Yükseköğretim Kurulu’nun Etkisi
Ayrıca, Yükseköğretim Kurulu (YÖK) eleştirildi. Tarihin en geniş kapsamlı dönüşümünü yaşadığı belirtilen üniversitelerimizde, YÖK’ün varlığının akademik özgürlüğü tehdit eden bir engel olduğu ifade edildi. Türkiye’nin uluslararası alanda akademik özerklik açısından en alt sıralarda yer aldığına dikkat çekildi.
Liyakat ve İdari Personel Sorunları
Rektör Atamaları ve Siyasi Müdahale
Rektör atamalarının siyasi otoritelerin belirleyici olduğu ve bilimsel başarı yerine sadakatin ön plana çıktığı bu süreçler, üniversitelerde liyakat koşullarını zayıflattı. Eğitim-İş, bu durumun üniversitelerin akademik başarısını tehdit ettiğini belirtti.
İdari ve Teknik Personel Sorunları
Üniversitelerdeki idari ve teknik personelin de sorunları arttı. Yükselme ve unvan değişikliği sınavlarının adil bir şekilde yapılmadığı ve ayrımcı uygulamalarla karşı karşıya kaldıkları vurgulandı. Eğitim-İş, bu sorunların çözümü için merkezi sınav uygulamalarının hayata geçirilmesi gerektiğini belirtti.
Üniversitelerin Geleceği İçin Çözüm Önerileri
Özerklik ve Özgürlük Mücadelesi
Eğitim-İş, üniversitelerin özgür, demokratik ve bağımsız yapıya kavuşması gerektiğini ifade etti. Yükseköğretim Kurulu’nun kaldırılması ve üniversitelerin, akademisyenler tarafından yönetilmesi çağrısında bulunuldu. Üniversitelerin özgür düşünceyi teşvik eden alanlar haline dönüştürülmesi gerektiği vurgulandı.
Eğitim Bütçeleri ve Bilimsel Araştırmalar
Yükseköğretime yeterli bütçe ayrılması gerektiği ifade edilerek, üniversitelerin bilimsel üretkenliği artırmaktan başka bir role sahip olması gerektiği belirtildi. Eğitim-İş, bu noktada toplumsal gereksinimlerin göz önünde bulundurulması gerektiğini vurguladı.
Sonuç
Eğitim-İş, üniversitelerin özerkliğini korumak ve akademik özgürlük için mücadele etme sözü verdi. Eğitim alanında yaşanan sorunlar karşısında, hukuksuzluklara dur demek için kararlı bir duruş sergilendi.
Bu açıklama, gençlerin geleceği için hayati öneme sahip olan üniversite sisteminin yeniden yapılandırılması gerektiğini gözler önüne serdi. Eğitim-İş, bu sürecin içinde yer alarak, haklarını arayan herkesin yanında durmaya devam etmeyi taahhüt etti.