Dizi ve Film Sektöründe Karbon Ayak İzi Nasıl Azaltılabilir?

dizi ve Filmlerin Çevresel Etkileri ve Çözüm Odaklı Yaklaşımlar Yılda Yüzlerce Yapım Seyirciyle Buluşuyor Dünya genelinde her yıl yüzlerce dizi ve film seyirciyle buluşuyor. Yönetmenler, senaristler, oyuncular, set çalışanları gibi oldukça kalabalık ekipler tarafından ortaya çıkarılan bu yapımların, çekimler henüz başlamadan proje aşamasında, çekim esnasında ve çekim sonrasında çeşitli çevresel etkileri olabiliyor. Netflix’in Sürdürülebilir Prodüksiyon […]

Dizi ve film sektöründe karbon ayak izi azaltılabilir

dizi ve Filmlerin Çevresel Etkileri ve Çözüm Odaklı Yaklaşımlar

Yılda Yüzlerce Yapım Seyirciyle Buluşuyor

Dünya genelinde her yıl yüzlerce dizi ve film seyirciyle buluşuyor. Yönetmenler, senaristler, oyuncular, set çalışanları gibi oldukça kalabalık ekipler tarafından ortaya çıkarılan bu yapımların, çekimler henüz başlamadan proje aşamasında, çekim esnasında ve çekim sonrasında çeşitli çevresel etkileri olabiliyor.

Netflix’in Sürdürülebilir Prodüksiyon Çabaları

Çevrim içi dizi ve film platformu Netflix, haziran ayında yayımladığı raporla sektörde alınan önlemlere odaklanırken prodüksiyonların neden olduğu devasa emisyon miktarını da ele aldı. Bridgerton dizisinin üçüncü sezonunda tercih edilen güç üniteleri sayesinde 146 milyon ton karbondioksit eş değeri salımın önüne geçildi. Back in Action filminde ise kullanılan hidrojen güç üniteleriyle 129 milyon ton karbondioksit eş değeri salım engellendi.

Yenilenebilir Enerji ve Çevre Dostu Prodüksiyonlar

film London tarafından başlatılan Grid Project sayesinde, Londra’da çekilen Supacell dizisi yaklaşık 22 milyon ton karbondioksit eş değeri salımı engelleyerek çevre dostu bir prodüksiyon örneği sergiledi. The Electric State filminde hibrit sistem kullanılarak jeneratörlerin çalışma süresi azaltılarak 17 milyon ton karbondioksit eş değeri salım engellendi.

Exit mobile version