Enflasyon: Yeni Orta Vadeli Programın Beklentileri
Deutsche Bank Türkiye Ekonomisti Yiğit Onay, Bloomberg HT’de Sevcan Ersözlü’nün sorularını yanıtlayarak yeni Orta Vadeli Program (OVP) hakkında önemli açıklamalarda bulundu.
2025 Büyüme ve Enflasyon Hedefleri
Onay, yenilenen OVP’nin önceki projeksiyonlara kıyasla daha düşük büyüme beklentileri sunduğunu belirtti. 2025 yılı için %3,3, 2024 yılı için ise %3,8 büyüme rakamlarını öngördüklerini ifade etti. Enflasyon tahminleri açısından ise, OVP’nin 2025 sonu için belirlediği %28,5’lik hedefin, Merkez Bankası’nın (MB) tahmin bandının üst sınırı olan %29’un ve kendi tahminlerinin %29,5’inin hemen altında yer aldığını vurguladı.
2026 ve Sonrasındaki Enflasyon Beklentileri
Onay, OVP’nin enflasyon hedeflerinin genel itibarıyla iyimser bir durum sergilediğini, bunun yanı sıra ekonomide hızlı bir duraksamanın yaşanmasına neden olmayacak bir yaklaşım benimsendiğini belirtti. Özellikle 2026 ve sonrasında enflasyon tahminlerini daha optimist bulduğunu ifade etti.
Faiz İndirim Beklentileri ve Politika Faizleri
Bu hafta Merkez Bankası’ndan 200 baz puanlık bir faiz indirimi beklediğini belirten Onay, yıl sonu için politika faizinin %37 seviyelerinde olacağını öngördüğünü açıkladı. Özellikle Eylül ayıyla birlikte gelen güçlü büyüme ve enflasyon verileri ışığında, Merkez Bankası’nın temkinli bir şekilde 200 baz puan indirime gitmesini beklediklerini dile getirdi.
250 – 300 Baz Puana Kadar İndirim İhtimali
Onay, 250 – 300 baz puanlık bir indirim ihtimalini dışlamadıklarını ve TCMB Başkanı Karahan’ın enflasyon konusundaki açıklamalarının bu beklentiyi güçlendirdiğini ekleyerek, reel faizin yüksek seviyelerini dikkate alarak Merkez Bankası’nın hareket alanı olduğunu vurguladı.
Enflasyonun %30’larda Takılma Riski
Orta vadede enflasyonun %30 seviyelerinde takılı kalma riskini düşük gördüğünü belirten Onay, kur istikrarının, ücret baskılarının ve iç talepteki zayıflamanın bu duruma etkisi olacağını ifade etti. Enflasyondaki iyileşmenin önümüzdeki dönemde artabileceğini düşündüğünü ve %20 seviyesinin önemli bir eşik olduğunu vurguladı.
Cari Açığın ve Kur İstikrarının Önemi
Onay, cari açığın sınırlı kalmasının kur istikrarı açısından kritik olduğunu kaydederek, Merkez Bankası’nın döviz talebini sınırlamada başarılı olduğunu ancak mevcut dolar seviyelerinin henüz buralardan destek sağlamanın zor olacağına işaret etti. Yabancı yatırımcıların carry pozisyonlarındaki sınırlamalar nedeniyle döviz girişinin beklenmediğini belirtti.
Sonuç olarak, Türkiye’nin ekonomik gidişatı, büyüme ve enflasyon hedefleri ile faiz oranları arasındaki dengenin kurulması açısından büyük bir önem taşımaktadır. Merkez Bankası’nın attığı adımlar ve izlediği politikalar, sadece kısa vadeli değil, uzun vadeli ekonomik istikrar için de kritik rol oynamaktadır. Bu çerçevede, piyasa dinamikleri kadar global ekonomik koşulların da göz önünde bulundurulması gerekmektedir. Geçtiğimiz yıllarda yaşanan enflasyon sorunları, Türkiye’nin para politikası üzerindeki baskıları artırmakta ve bu durum, Merkez Bankası’nın hangi yönlerde ilerleyeceği konusunda soru işaretleri yaratmaktadır.