Acil Tıp Anabilim Dalı Görevlileri, Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesi’nden Yönetim Sorunları Nedeniyle İstifa Etti
Haberin Başlıkları
Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesi’nde görevli acil tıp anabilim dalı hekimlerinin istifaları, üniversite ve fakültedeki yönetimsel sorunlar ve baskılar nedeniyle gerçekleştiği bildirildi.
İstifaların Sebepleri ve Sorunlar
Acil tıp anabilim dalında görev yapan hekimlerin istifalarının, üniversite ve fakültedeki yönetimsel sorunlar ve baskılar nedeniyle gerçekleştiği belirtildi. Tıpta Acil Hekimliği özel bir ihtisas dalı olmasına rağmen, Tıpta Uzmanlık Sınavı sonuçları ve yeterli tercih olmaması nedeniyle Acil Tıp Kliniği kadrolarının boş kaldığı vurgulandı.
Yönetimsel Baskılar ve Sorunlar
Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesi’ndeki acil servis hizmetlerinin az sayıdaki öğretim üyesi ve asistan hekimle yürütülmeye çalışıldığı, diğer kliniklerden acil rotasyonu adı altında yapılan görevlendirmelerle acil servis hizmetlerinin devamlılığı sağlanmaya çalışıldığı ifade edildi. Ayrıca, ana bilim dalı başkanları ve asistan hekimlerle yapılan toplantılarda, asistan hekimlerin acil servis nöbetine dahil edilmesinin istendiği ve itiraz edenler hakkında idari işlem yapılacağı bildirildi.
Mevzuata Aykırı Uygulamalar
Acil tıp anabilim dalında yeterli öğretim üyesi ve uzmanlık öğrencisi olmaması nedeniyle hastane acil servis hizmetlerinin yürütülemez noktaya geldiği belirtildi. Bu durumun, mevcut mevzuata ve yargı kararlarına açıkça aykırı olduğu ve asistan hekimlerin acil serviste görevlendirilmesinin hukuka, uzmanlık eğitiminin niteliğine ve bilimsel ilkelere aykırı bir uygulama olduğu vurgulandı.
Hastane ve Üniversite Yönetiminin Tepkisi
Üniversite yönetiminin hataları, kamu sağlık hizmetlerinin aksamasına neden olduğu ve acil servis hizmetlerinin yürütülemez noktaya geldiği ifade edildi. Üniversite yönetimi, asistan hekimlerin acil servis nöbetine zorlandığı için hukuki sorunlarla karşı karşıya kalabilecekleri belirtildi. Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesi’nin uygulama ve araştırma merkezi olduğu ve bu tür uygulamaların hastane yönetiminin sorumluluğunda olduğu vurgulandı.