Türkiye’deki Deprem Çalışmalarında Başarı Hikayesi: Gürsel Erol’dan Övgü
CHP Milletvekili Gürsel Erol’un Değerlendirmesi
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın 2026 yılı bütçesinin görüşüldüğü komisyonda, CHP Elazığ Milletvekili Gürsel Erol, Türkiye’de on bir ilde meydana gelen depremlerin ardından yürütülen konut inşa ve iyileştirme çalışmalarına yönelik önemli açıklamalarda bulundu. Erol, deprem nedeniyle yaşanan can kayıplarının ve hasarın büyüklüğüne dikkat çekerek, yapılan çalışmaların başarı hikayesi olduğunu vurguladı.
Depremin Yıkıcı Etkileri ve Yapılan Fedakarlıklar
Erol, Türkiye’nin her köşesinde büyük acıların yaşandığını ifade ederek, "On binlerce insan can kaybı yaşıyor, yüz binlerce bina enkaza dönüşmüş durumda. Bu koşullar altında yapılan planlamaların ve müdahalelerin zorluğunu biliyoruz" dedi. Depremden sonra yaşanan panik ve umutsuzluğun, devletin hızlı ve etkili müdahale gerektirdiğini belirtti.
Rezerv Alanların Önemi
Gürsel Erol, 2020 yılında yaşanan Elazığ depremine atıfta bulunarak, bu süreçte itiraz ettiği bazı planlamaların aslında doğru olduğunu anladıklarını aktardı. Yeni TOKİ konutlarının şehrin dış bölgelerine yapılmasını eleştirirken, 2023 Malatya depreminde bu stratejinin önemini anladıklarını belirtti. Erol, "Bu yerleşim alanlarının oluşturulması, mevcut nüfus yoğunluğunun dağıtılması için kritik bir adım oldu" dedi.
Başarı Hikayesi Olarak Deprem Konutları
Erol, bakanlık bürokrasisini ve inşaat çalışmalarını övgüyle karşıladı. Deprem konutlarının bu kadar kısa sürede ve yüksek miktarda inşa edilmesini bir başarı hikayesi olarak nitelendirdi. "Bu tür bir çalışmayı hayata geçirmek, kriz anında önemli bir başarıdır" dedi.
Toplum için Umut
Erol, yaşanan kayıplara ve zorluklara rağmen böyle bir süreçte toplumun morale ve umut dolu bir geleceğe ihtiyaç duyduğunu ifade etti. "Yaşanan her zorluğun ardından yeni bir geleceğin temelleri atılıyor. Bu süreçte hızlı ve etkili müdahalelerle, yaralarımızı sarmak mümkün olmuştur" şeklinde konuştu.
Sonuç
Gürsel Erol’un açıklamaları, Türkiye’nin deprem sonrası inşaat ve iyileştirme çalışmalarına dair önemli bir perspektif sunuyor. Hem mevcut durumun değerlendirilmesi hem de gelecekteki olası müdahale stratejileri açısından kritik bir rol oynuyor. Bu tür başarı hikayeleri, toplumda oluşturulan güven ve umudun pekişmesine de katkı sağlıyor. Türkiye, depremlere karşı daha dirençli bir şekilde ilerleyebilmek için bu süreci iyi değerlendirmeli ve önlemleri sürekli güncellemelidir.

