Enflasyon ve Lüks Sektörü: Zorluklarla Dolu Bir Yolculuk

Türkiye’de ve globalde lüks sektörünü değerlendiren Atölye Rebul CEO’su Müderrisoğlu, 2025’in ekonomik açıdan zorlu bir yıl olacağını belirtti. Bu bağlamda, özellikle enflasyonun iç pazardaki tüketim alışkanlıkları üzerindeki etkilerini ifade eden Müderrisoğlu, yurtdışı ve yurtiçindeki pozisyonları gereği bir küçülme yaşamadıklarını da vurguladı.

Türkiye’de Lüks Sektörünün Gelişimi

130 yıllık bir geçmişe sahip olan Atölye Rebul’un, lüks ürünler pazarı içindeki yolculuğu oldukça ilginç. Öncelikle toptan çalıştıklarını, ardından açık mağaza konseptiyle tüm ürünleri bir arada sunma yoluna gittiklerini anlatan Müderrisoğlu, ilk perakende mağazalarının 2013 yılında İstanbul’da açıldığını belirtti. Bugün itibarıyla Türkiye ve yurtdışında toplam 60 mağazaları ve 2000’e yakın satış noktasının bulunduğunu ifade etti.

Yorgun Tüketici Gerçeği

2025’in zorluklarına değinen Müderrisoğlu, Türkiye’deki enflasyon oranlarının tüketim alışkanlıklarını olumsuz etkilediğini açıkladı. Özellikle kozmetik gibi öncelikli olmayan harcamaların daraldığını ve Türkiye’deki yabancı ciro payının yüzde 30’lardan neredeyse yüzde 17’lere düştüğünü dile getirdi. Bunun yanında, yaz sezonunda turist sayısında gözle görülür bir azalma yaşandığını vurguladı.

Ortadoğu’ya Yönelik Stratejik Büyüme

Müderrisoğlu, Ortadoğu pazarının önemine vurgu yaparak, bu bölgede ciddi anlaşmalar yaptıklarını ve çeşitlendirilmiş ürün portföyü sunduklarını belirtti. Dubai, Kuveyt, ve Katar gibi ülkelerdeki mağaza ve dağıtım noktalarının artırılması, bu stratejinin bir parçası oldu.

Yeni Pazar Hedefleri

Yurt dışı pazarlarından bahseden Müderrisoğlu, ikinci en büyük pazarlarının Benelux ülkeleri olduğunu ifade etti. Londra’daki yeni mağaza açılışının yanı sıra, Almanya, İsviçre ve Avusturya’nın da büyüme hedeflerinde yer aldığını belirtti. Ayrıca, Hindistan ile yapılan anlaşmayla Asya pazarına girmeyi planladıklarını ifade etti.

Üretim ve Maliyet Yönetimi

Müderrisoğlu, maliyet artışlarına karşı konsolidasyon stratejileri geliştirdiklerini, 2019’dan bu yana Çerkezköy’deki fabrikalarının Avrupa’nın önde gelen üretim merkezlerinden biri haline geldiğini ve Ar-Ge çalışmalarına önem verdiklerini belirtti. Şu an itibarıyla cirolarının %40’ının ihracattan geldiği bilgisini paylaştı.

Ar-Ge’ye Yatırım Stratejisi

“Toplam ciromuzun %2.5’ini Ar-Ge’ye ayırıyoruz” diyen Müderrisoğlu, bu dönemde zorlu ekonomik şartların Ar-Ge yatırımlarını olumsuz etkilediğini de belirtti. E-ticaretin Türkiye’deki toplam ticaretin %22’sini oluşturduğunu ifade etti. Yine de globalde e-ticaret oranlarını artırmayı hedefliyorlar.

Piyasalarda Zorluklar ve Gelecek

Müderrisoğlu, enflasyonu fiyatlandırmanın zorluğuna ve artan maliyetlerin perakende sektöründe yarattığı baskıya dikkat çekti. Genel giderlerin artışını ve döviz bazındaki maliyetlerin etkisini gözler önüne sererek, bu durumun markaya yansımasının ne kadar zor olduğunu belirtti.

Sonuç ve Yorum

Tüm bu zorluklara rağmen, Türkiye’nin lüks sektöründeki markalar rekabetçi kalabilmek için inovasyona ve sürdürülebilirliğe odaklanmak zorunda. Enflasyon, döviz kurları ve artan maliyetler, lüks tüketim alışkanlıklarını şekillendirmeye devam ediyor. Özetle, bu dinamik ortamda sağlıklı bir büyüme ve rekabet stratejisi izlemek, tüketicilerle güven inşa etmek için şart. Lüks markaların, markalarını koruyarak, hedef kitleleriyle daha derin bağlar kurmaları, bu zorlu süreçte en kritik faktörlerden biri olacaktır.