Bilimsel Ve Çağdaş Eğitim İlkelerini Benimseyelim

\n

Eğitim ve Bilim İşgörenleri Sendikası (EĞİTİM-İŞ) Bartın Şube Başkanı Tufan Özpınar, eğitim sisteminde laiklik ve bilimsellikten uzaklaşma olduğunu ifade etti.

\n

Ona göre, ülkemizde laik ve bilimsel eğitimin anayasal güvence altında olması beklenirken, son yıllarda eğitim sisteminin ideolojik ve dini referanslar temelinde şekillendirildiği gözlemlenmektedir. Özpınar, bu değişimin sadece merkezi yönetimle değil, yerel düzeyde de belirgin hale geldiğini vurgulayarak, Bartın’daki gelişmeleri Türkiye genelinde yaşanan gerici dönüşüm süreçlerinin bir parçası olarak değerlendirdi.

\n\n

ÇEDES Projesi ile Okullardaki Dini Yetkililer Artıyor

\n

Özpınar, Milli Eğitim Bakanlığı, Diyanet İşleri Başkanlığı ve Gençlik ve Spor Bakanlığı arasında imzalanan anlaşmalar çerçevesinde uygulanan ÇEDES (Çevreme Duyarlıyım, Değerlerime Sahip Çıkıyorum) Projesi’ni eleştirdi. Bu projeye göre, öğrenciler okul dışında özellikle cami etkinliklerine yönlendirilmektedir. Rehber öğretmenlerin yerini din görevlileri almakta; bu durum, Bartın’da bile pek çok eksiklikle karşı karşıya kalmasına rağmen devam etmektedir.

\n\n

İmam Hatip Liseleri İçinde Ortaokul Açılması Konusu

\n

Uzun dönemli pedagogik ve bilimsel yaklaşımlar sonucunda, farklı yaş gruplarındaki öğrencilerin ayrı eğitim kademelerinde bulunmaları gerektiği tescillenmiştir. Ancak Bartın da dahil birçok ilde, İmam Hatip liseleri bünyesinde ortaokullar açılmakta. Bu durum, 10 yaşındaki çocuklar ile 17-18 yaşındaki gençlerin aynı ortamda eğitim almak zorunda kalmaları açısından pedagoji ilkeleriyle çelişmektedir. Bunun, çocukların duygusal ve fiziksel güvenliğini tehdit ettiği, sosyal gelişim süreçlerinde onarılamaz sorunlara yol açabileceği ifade edilmektedir. Ayrıca bu uygulamanın bilimsel bir temeli ya da kamuoyuna sunulmuş bir etki analizi bulunmamaktadır.

\n\n

İlkokul Çağındaki Öğrencilere Yapılan Sınavlar Eleştiriliyor

\n

“Özel Program Uygulayan İmam Hatip Ortaokulları” adıyla düzenlenen çoktan seçmeli sınavlar, 4. sınıf öğrencilerini hedef alarak onları dini temelli eğitime yönlendirmektedir. Oysa, ilkokul seviyesinde sınav yapılmaması gerektiği MEB’in kendi yönetmeliklerinde belirtilmektedir. Bu uygulamalar fırsat eşitliğini zedelemekte ve din eğitimini elit bir nokta haline getirmektedir.

\n\n

Yeni İmam Hatip Okulları ve Toplumun İhtiyaçları

\n

Bartın’da mevcut imam hatip ortaokullarında yeterli doluluk sağlanamadığı halde, yeni imam hatip okulları açılmaya devam etmektedir. Mevcut okuldaki öğrenci sayısının azlığı bir gerçekken, bu girişimlerin toplumun gerçek ihtiyaçlarından ziyade ideolojik hedeflere yönelik olduğu iddia edilmektedir.

\n

Sonuç olarak, eğitim sistemi bireyleri bilimsel yöntemlerle ve eşit fırsatlarla yetiştirmelidir. Ancak bugün karşılaşılan durumlar, okulların dini referanslarla biçimlendirilmesi, farklı yaş gruplarının aynı çatı altında toplanması ve ilkokul düzeyindeki çocukların ideolojik yönlendirmelere maruz kalması, laik ve bilimsel eğitim ilkeleri ile çelişmektedir. Eğitim-İş Sendikası, bu uygulamaların sona ermesi çağrısında bulunurken, kamuoyunu çocukların ve ülkenin geleceği için laik, bilimsel ve modern eğitim ilkelerine sahip çıkmaya davet etmektedir.

\n