Türkiye’nin Gıda İhracatında Buğday ve İlgili Ürünlerin Rolü Artıyor
Haberin Başlıkları
Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) verilerine göre, buğday unu, makarna, bitkisel yağlar, bisküvi ile şekerli ve kakao ürünleri gibi temel gıda maddelerini kapsayan hububat, bakliyat ve yağlı tohumlar sektörünün ihracatı, 2023’ün ilk beş ayında 5,2 milyar dolar olarak gerçekleşti. Miktar bazında hububat ihracatı geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 0,4 düşerken, birim fiyatların yüzde 4,6 artması, değer bazında ihracatta yüzde 4,2’lik bir artışı beraberinde getirdi.
En Çok İhraç Edilen Ürünler ve Pazar Analizi
En fazla ihraç edilen ürün grubu, 526,1 milyon dolar ile çikolata ve kakao içeren ürünler olurken, ayçiçek yağı 472,9 milyon dolarlık ihracat ile ikinci sırada yer aldı. Irak, 789,3 milyon dolarlık ihracatla en büyük pazar olmaya devam ederken, burada yaşanan yüzde 13,7’lik daralma dikkat çekici. ABD ise, 350,7 milyon dolarla yüzde 29’luk bir artış elde ederek ikinci sıraya yerleşti. Suriye, Cezayir ve Suudi Arabistan bu iki ülkeyi takip ederken, Almanya ve Birleşik Krallık da ilk 10’da bulunuyor.
Yeni Hasat Beklentileri ve Üretim Stokları
TİM Hububat Bakliyat Yağlı Tohumlar ve Mamulleri Sektör Kurulu Başkanı Ahmet Tiryakioğlu, yeni hasat sezonuna girerken, gıda sanayiinin beklentilerine dikkat çekti.
Tiryakioğlu, düşük özel sektör stokları nedeniyle bu sezonun kritik olacağını ifade etti. Kamunun elindeki 3 milyon tonluk stokun, piyasayı rahatlatacağını belirtirken, buğday ithalat kısıtlamalarının kalkmasının da olumlu etki yaratacağını vurguladı. Ayrıca, finansman maliyetleri ve yüksek nakliye giderlerinin sanayicilerin stok oluşturmasını zorlaştırdığını söyledi.
TMO’nun Fiyatlandırma Politikaları
Tiryakioğlu, Türkiye Madeni Yağ Sanayicileri Derneği (TMO) tarafından belirlenen buğday alım fiyatlarının, hem üreticileri korumak hem de kamu finansman dengesini sağlamak açısından kritik öneme sahip olduğunu açıkladı. Gıda güvenliğinin, milli güvenlik meselesi olarak görülmesi gerektiğini vurguladı.
İklim Koşullarının Rekolte Üzerindeki Etkileri
Türkiye’deki tahıl ekim alanlarının yüzde 70’ini oluşturan buğday ekim alanları, 7 milyon hektara ulaşmakta. Ancak, iklim riskleri nedeniyle rekolte beklentileri düşmekte.
Son yıllarda sürekli yüksek olan buğday ithalatının sebebi müşterilere yönelik mamul üretimi için gereken hammadde talebidir. Uzun yıllardır 20 milyon ton civarında sürdürülen üretim; fakat 2025 hasat sezonuna girilirken, iklim koşulları nedeniyle zayıflamış durumda. Özellikle Akdeniz ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde kuraklık ve don verimi olumsuz etkiliyor. İç Anadolu’da ise yağış eksikliği üretimde düşüşe neden olabilir.
Makarnalık Buğdayda Düşüş Beklentisi
Makarnalık buğday ekim alanında daralma gözlemlenirken, ürün kaybının ise yüzde 10’a ulaşması bekleniyor. Türkiye, makarnalık buğdayda yüksek verimliliği ve mamul madde ihracatı ile denge sağlamaya çalışıyor. Kamu politikalarının, tarımsal üretimdeki iklim faktörlerine yanıt vermesi, gelecekteki arz güvenliğini artırmak için büyük önem taşımakta.
Geleceğe Dair Stratejik Vizyon
Tiryakioğlu, ürün bazlı kümelenme modeline geçişin ve tarım-sanayi entegrasyonu ile yapılacak yatırımların, hem rekolte istikrarını hem de gıda arz güvenliğini artıracağına dikkat çekti. Gıda sektöründe sürdürülebilir bir büyüme sağlamak için doğru stratejilerin hayata geçirilmesi gerektiğini belirtti.