ABD Ekonomisi 2025 İkinci Çeyrekte Yüzde 3,3 Büyüdü: Güçlü Yatırımlar ve Tüketim Desteğiyle
Ekonomideki Büyümenin Detayları
ABD ekonomisi, 2025 yılının ikinci çeyreğinde bir önceki döneme göre yüzde 3,3 oranında büyüme gösterdi. Bu büyüme, 2023 yılının son çeyreğinden bu yana kaydedilen en yüksek rakam olarak dikkat çekiyor. Ekonomik büyümeye katkı sağlayan en önemli unsurlar arasında, artan iş yatırımları ve ticaretten gelen güçlü destek yer alıyor.
Enflasyon ve Gayri Safi Yurtiçi Hasıla
Temmuz ayının sonlarında açıklanan yüzde 3’lük enflasyona göre ayarlandıktan sonra, öncü gayri safi yurtiçi hasıla büyüme oranı yüzde 3,3 olarak revize edildi. Bloomberg anketine katılan ekonomistlerin medyan beklentisi ise bu büyümenin yüzde 3,1 oranında olacağı yönündeydi.
Tüketim ve Yatırımların Rolü
İkinci çeyrekte kişisel tüketim harcamaları, önceki yüzde 1,4’lük artıştan yüzde 1,6’ya revize edildi. İlk çeyrek döneminde harcamalar, pandeminin başlangıcından bu yana en yavaş seviyede artış göstermişti. Bu durum, tüketim alışkanlıklarının zamanla değiştiğini ve ekonomideki dalgalanmaların etkisini yansıtıyor.
Çekirdek PCE ve İlaveten Yatırımlar
Çekirdek PCE, çeyreklik bazda beklenildiği gibi yüzde 2,5 oranında artış gösterdi. Ayrıca, konut dışı sabit yatırımlarda ikinci çeyrekteki artış yüzde 5,7’ye ulaştı. Önceki tahminlerde bu oran yüzde 1,9 olarak belirlenmişti. Yazılım ve ulaşım ekipmanlarına yapılan yatırımların yukarı yönlü revizyonları, bu artışa katkıda bulundu.
İleriye Dönük Beklentiler
Ekonomik toparlanma, 2022 yılında şirketlerin gümrük vergileri öncesinde mal ithal etme yarışıyla yaşanan ilk çeyrek daralmasının ardından gerçekleşti. Önümüzdeki dönemde ise tüketicilerin ve şirketlerin ABD Başkanı Donald Trump’ın ticaret politikalarına uyum sağlamasıyla ekonominin ılımlı bir hızda büyümesi bekleniyor. Bu süreçte faiz oranları, kredi koşulları ve borsa dalgalanmaları yatırımcılar için özel bir önem taşımaktadır.
Kısa Yorum
ABD ekonomisinin belirtilen dönemdeki güçlü büyümesi, finansal piyasalara ve yatırımcı davranışlarına olumlu yansıyacak gibi görünüyor. Tüketim harcamalarının artışı ve iş yatırımlarının yükselmesi, ekonomik güveni artırabilir. Ancak, enflasyon oranları ve ticaret politikaları gibi dış etkenler göz önünde bulundurulmalı; bu anlamda stratejik adımlar atan yatırımcılar, daha sağlam bir finansal denge kurabilir.