MEB’in Yeni Kılavuzu, 50 Bin Öğretmeni Mağdur Edebilir
Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), uzman öğretmenlik ve başöğretmenlik için yayımladığı yeni kılavuzla, eğitim camiasını derinden etkileyen önemli değişiklikler duyurdu. Özellikle 2006 ve 2016 yıllarında Şubat ayında atanan öğretmenler, yönetmelikte belirtilen süre şartlarını "gün farkıyla" tamamlamadıkları için uzman veya başöğretmen unvanı alma konusunda ciddi risklerle karşı karşıya. Bu durum, kariyerinde yükselmeyi arzulayan yaklaşık 50 bin öğretmenin mağduriyetine yol açabilir.
Süre Şartı Kimleri Kapsıyor?
MEB’in belirlediği kurallara göre, öğretmenlerin uzman öğretmen olabilmeleri için 31 Aralık 2025 tarihine kadar toplam 10 yıllık görev süresini, başöğretmen olabilmeleri için ise toplam 20 yıllık görev süresini doldurmuş olmaları gerekiyor. Ancak, Şubat ayında göreve başlayan öğretmenler için bu tarih önemli bir engel teşkil ediyor.
2006 Şubat Atamalı Öğretmenler
2006 yılında Şubat ayında atanan öğretmenler, 31 Aralık 2025’e kadar 20 yıllık görev süresini tamamlayamayacaklar. Bu durum, onların başöğretmenlik unvanı için gereken kıdem şartını yerine getirmelerini engelliyor.
2016 Şubat Atamalı Öğretmenler
Aynı şekilde, 2016 Şubat’ta atanan öğretmenler de 10 yıllık görev sürelerini bu tarihe kadar tamamlayamayacaklar. Bu, onların uzman öğretmenlik unvanını elde etme yolundaki en önemli engel olarak öne çıkıyor.
50 Bin Öğretmen İçin Acil Düzenleme Çağrısı
Bu durum, yalnızca takvim sorunu olmanın ötesinde, on binlerce öğretmenin hem maddi hem de kariyer açısından hak kaybına uğramasına neden olabilir. Uzman ve başöğretmen unvanları, öğretmenlerin maaşlarına ek ödemelerle yansıdığı için bireylerin ekonomik refahını doğrudan etkiliyor. Bu nedenle sendikalar ve öğretmenler, MEB’den ivedi bir düzenleme bekliyor. Öğretmenler, durumu mağduriyet olarak tanımlıyor ve sorunun küçük bir takvim değişikliği ile çözülebileceğini vurguluyor.
Bakanlığın, öğretmenlere yönelik daha esnek bir yaklaşım benimsemesi ve süre şartını gözden geçirmesi bekleniyor. Eğer bu konuda bir düzenleme gerçekleştirilmezse, sınav ve eğitim süreçlerini başarıyla tamamlayan birçok öğretmen, yalnızca birkaç günlük farkla bu önemli haklarından mahrum kalacak.
Yorum
Bu haber, eğitim camiasında önemli bir tartışmanın fitilini ateşleyecek gibi görünüyor. MEB’in, öğretmenleri bu durumdan korumak için adım atması şart. Ülkemizin en önemli yapı taşlarından biri olan eğitimcilerin motivasyonunu ve maddi durumunu göz ardı etmemek, geleceğimiz için kritik bir öneme sahip. Eğitim sisteminin sağlıklı işlemesi, öğretmenlerin haklarını korumakla doğrudan ilişkilidir.