Yeni Siyasal Kadrolaşma Aracı: Milli Eğitim Akademisi

Milli Eğitim Akademisi Nedir?

Son dönemlerde Türkiye Eğitim Sisteminde önemli değişiklikler yaşanıyor. Bu kapsamda, Milli Eğitim Bakanlığı tarafından kurulan Milli Eğitim Akademisi, öğretmen adaylarını yetiştirmek ve atamak için yeni bir yapı olarak öne çıkıyor. Başvuru kriterleri arasında "öğretmenliğe kaynak teşkil eden en az lisans düzeyindeki yükseköğretim programlarından mezun olma" şartı yer alıyor. 13 Temmuz’da yapılan Akademiye Giriş Sınavı (AGS) ve Öğretmenlik Alan Bilgisi Testi (ÖABT) ile 10 bin aday, üç dönem sürecek eğitimlere katılmaya hak kazanacak. Başarılı olan adaylar, 2027 yılında öğretmen olarak göreve başlayacak.

Güvenlik Soruşturması Uygulaması

Anayasa Mahkemesi’nin güvenlik soruşturmasına dair verdiği iptal kararına rağmen, öğretmen adayları Akademi’ye girişte ve atama sürecinde iki kez güvenlik soruşturundan geçecekler. Bu durum, eğitim alanında yaşanan güvensizlik ve adaletsizliklerin bir yansıması olarak değerlendiriliyor.

Siyasi Kadrolaşmanın Aracı Olacak mı?

Resmi Gazete’de yayımlanan yönetmelik, Akademi’de görevlendirilecek olanların seçim sürecinin siyasi iktidar tarafından belirleneceğini ortaya koydu. Eğitim verme yetkisine sahip kişiler, Bakan ve mülakat sonuçlarına dayalı olarak atanacak. Yükseköğretim Personel Kanunu çerçevesinde istihdam edilen öğretim üyeleri, belirlenen kontenjanın üç katı aday arasından seçilecek.

Öğretmenlik Meslek Kanunu ve Akademi

Ocak 2025’te yasalaşan Öğretmenlik Meslek Kanunu (ÖMK), Akademi’nin nasıl bir siyasal kadrolaşma aracı olacağına dair bir çerçeve oluşturdu. Aralık 2023’te yayımlanan 12. Kalkınma Planı’nda "öğretmen yetiştirme ve geliştirme süreci yapılandırılacak" ifadesi dikkat çekti. Bu ifadeler, öğretmenlere yönelik baskı ve denetim mekanizmalarının güçlendirileceğine işaret ediyor.

Eğitimde Yeni Baskı Araçları

Akademi’ye bağlı okul bazlı gelişim modeli ve öğretmenlerin yeterliliğini ölçme yöntemleri, eğitim yöneticiliğinin profesyonelleşmesi gibi ilerlemeler, siyasi iktidarın öğretmenler üzerindeki kontrolünü artırma hedefine hizmet etmektedir. Kimin atanacağı ve hangi okulda ne kadar sürede çalışacağı gibi temel kararlar, bu akademi üzerinden belirlenecek.

Öğretmenlerin Mücadelesi

Mücadelesi, öğretmenlik mesleğinin kaybedilen haklarını yeniden kazanmak adına birleşik bir güç oluşturma gerekliliğini ortaya koyuyor. Eğitim emekçileri, bu baskılara karşı durmayı hedefleyerek, adalet ve eşitlik talebinde bulunuyor.

---

Kısa Değerlendirme

Milli Eğitim Akademisi, eğitim alanında yeni ve tartışmalı bir dönem başlatıyor. Eğitimde şeffaflık ve eşitlik ilkesinin sorgulanmasına neden olabilecek bu yapı, öğretmen adayları ve mevcut öğretmenler için ciddi bir belirsizlik kaynağı haline gelmiş durumda. Eğitim politikalarının geleceği açısından bu değişiklikler, toplumsal dayanışma ve mücadele gerekliliğini daha da öne çıkarıyor.