json
{
“@context”: “https://schema.org”,
“@type”: “NewsArticle”,
“headline”: “Eğitim-İş Sendikası’ndan Üniversitelerdeki Sorunlara Dikkat Çekici Açıklama”,
“image”: “https://www.denizliekspres.com.tr/images/files/2025/05/6834de840837c.jpeg”,
“author”: {
“@type”: “Person”,
“name”: “Eğitim-İş Sendikası”
},
“publisher”: {
“@type”: “Organization”,
“name”: “Eğitim-İş”,
“logo”: {
“@type”: “ImageObject”,
“url”: “https://www.denizliekspres.com.tr/images/logo.png”
}
},
“datePublished”: “2023-10-01T09:00:00Z”,
“articleBody”: “
Eğitim-İş Sendikası’ndan Üniversitelerdeki Sorunlara Dikkat Çekici Açıklama
Haberin Başlıkları
Eğitim-İş Sendikası, Türkiye’deki üniversitelerin karşılaştığı ciddi sorunlara vurgu yaparak, yükseköğretimin tarihinde görülmemiş bir baskı altında olduğunu ifade etti. Eğitim-İş Denizli 1 ve 2 No’lu Şube Başkanları, İlker Zengin ve Gökhan Okulu, akademik özgürlük ile bilimsel yeterliliğin sistematik bir şekilde tehdit altında olduğunu belirtti.
Üniversitelerin Durumu
Açıklamada, üniversitelerin bilim üreten kurumlardan ziyade ticari kazanç ardından koşan merkezler haline geldiği ifade edildi. Akademik kadroların siyasi bağlantılara dayalı atamalarla belirlendiği ve üniversitelerin fiziksel olarak uygun olmayan alanlarda sıkıştığı belirtildi.
Alarm Verici Veriler
2024/2025 döneminde Türkiye’de 208 üniversitede 6.8 milyon öğrencinin eğitim görüyor olması, ancak bu sistemin bilimsel üretimde etkisiz hale geldiğini ortaya koyuyor. YÖK’ün 44 yıldır akademik bağımsızlığa zarar verdiği ve Türkiye’nin Avrupa Üniversiteler Birliği sıralamasında son sırada yer almasının utanç verici olduğu ifade edildi.
Siyasi Atamaların Etkisi
Rektör atamalarının Cumhurbaşkanlığı’nın etkisine girmesi sert bir dille eleştirilirken, Anayasa Mahkemesi kararlarının göz ardı edilmesi bir ihlal olarak nitelendirildi. 56 üniversiteye yapılan hukuka aykırı rektör atamaları ile birlikte, araştırma görevlisi sayısında 2022’ye göre önemli azalmalar yaşandığı belirtiliyor.
Bütçedeki Yetersizlikler
2025 yılı devlet üniversiteleri bütçesi 487 milyar TL olmasına rağmen, bu miktarın yetersiz kaldığı vurgulandı. Diyanet için ayrılan 130 milyar TL bütçe ile bilimsel yatırımlar yerine itaate yönelik kaynakların artırılması eleştirildi. Ayrıca, temel ihtiyaçların karşılanmamasına dikkat çekildi.
Bilimsel Kalitedeki Gerileme
2016 yılında URAP sıralamasında Türkiye’den 18 üniversitenin ilk 1000’e girmesi, bu sayının 2023’te 9’a düşmesiyle tehlikeye girdi. Türkiye’nin bilimsel yayın kalitesinin birçok Orta Doğu ülkesinin gerisinde kaldığı ifade ediliyor, bu gidişatın devam etmesi halinde Türk üniversitelerinden alınan diplomaların uluslararası geçerliliğinin kaybolacağı söyleniyor.
Öğrenci ve Personel Üzerindeki Baskılar
Ayrıca, öğrencilerin demokratik haklarının kısıtlandığı, eylemler nedeniyle üniversitelerden ve KYK yurtlarından uzaklaştırıldıkları bildirildi. İdari ve teknik personelin ise terfi ve unvan değişikliklerinde eşitsizliğe uğradığı ifade edildi.
Çözüm Önerileri
Eğitim-İş, üniversitelerin kurtuluşu için mevcut YÖK yapısının kaldırılması ve üniversitelerin siyasi otoritelerden bağımsız, demokratik bir biçimde yeniden yapılandırılması gerektiğini savundu. Rektör atamalarının üniversite bileşenlerinin iradesine dayalı olarak yapılması gerektiği belirtildi.
Son olarak, bilimsel özgürlüklerin sağlanması ve akademik ile idari personelin yaşam koşullarının iyileştirilmesi gerektiği vurgulandı. Eğitim-İş, üniversitelerin geleceği için mücadeleyi sürdüreceklerini duyurdu.
”
}