Ticaret Bakanı Ömer Bolat, Eylül Ayı Ödemeler Dengesi Verilerini Açıkladı
Cari İşlemler Dengesi Üç Aydır Fazla Verdi
Ticaret Bakanı Ömer Bolat, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın eylül ayı ödemeler dengesi verilerini değerlendirerek, cari işlemler dengesinin son üç aydır sürekli fazla verdiğini duyurdu. Eylül ayında cari işlemler dengesinde kaydedilen fazla miktarı ise 1,1 milyar dolar olarak açıkladı.
Yılın Üçüncü Çeyreği ve Gelecek Hedefleri
Bakan Bolat, yılın üçüncü çeyreğinde cari fazlanın 8,3 milyar dolara yükseldiğini ve yıllık cari açığın ise 20,1 milyar dolara gerilediğini belirtti. 2025 yılı için Orta Vadeli Program hedefleri arasında yer alan 22,6 milyar dolarlık cari açık tahmininin ve %1,4’lük cari açık/GSYH oranının makul seviyelere ulaştığını vurguladı.
İhracat ve Hizmetler
Eylül ayında mal ve hizmet ihracatının yıllık bazda %4,2 artışla 390,7 milyar dolara yükseldiği bilgisini paylaşan Bolat, yıl başında belirlenen hedeflerin aşılmış olduğunu duyurdu. Hizmet ihracatında ise %6,6 artışla 121 milyar dolara ulaşıldığı, bu rakamın içinde seyahat gelirlerinin 58,9 milyar dolar ve taşımacılık gelirlerinin 41,6 milyar dolar olduğu ifade edildi.
Sanayi Üretimi ve Dış Talep
Sanayi üretiminin yılın üçüncü çeyreğinde %5,1 oranında arttığını belirten Bolat, imalat sektörü ihracat iklimi endeksinin ekimde 52,4 seviyesine çıkarak dış talepteki güçlenmenin sürdüğünü açıkladı. Bu durum, Türkiye’nin üretim gücünün ve rekabetçiliğinin arttığını göstermektedir.
Gelecek Politika Vizyonu
Bakan Bolat, gelecekte hem üreticilerin haksız ithalat baskısına karşı korunacağını hem de Türkiye’nin küresel ticaretteki konumunu güçlendirecek politikaların süreceğini ifade etti. Bu yaklaşım, ülke ekonomisinin sürdürülebilirliğini artırma hedefini desteklemektedir.
Değerlendirme
Ömer Bolat’ın açıklamaları, Türkiye ekonomisinin dış ticaret dengesi açısından olumlu bir seyir izlediğinin göstergesi. İhracatın artışı ve cari açığın düşmesi, ekonomi üzerinde yarattığı olumlu etkilerle birlikte yatırımcılar için de umut verici bir durum. Gelecek politikaların, haksız rekabeti önleyici önlemlerle desteklenmesi gerektiği ortada; bu sayede Türkiye’nin küresel ekonomik arenada daha güçlü bir konum elde etmesi mümkün olacaktır. Ekonomik verilerin sürekli takip edilmesi, yatırım kararları açısından büyük önem taşıyor.

