Mülakat Dayatması Öğretmenlerin Geleceğini Tehdit Ediyor
Adalet Mücadelesi Sürerken Öğretmenler Bir Araya Gelecek
4 Ekim’de Milli Eğitim Bakanlığı önünde toplanacak olan öğretmenler, mülakat sürecinin adaletli olmadığını vurguluyor. Mülakat mağduru öğretmenler, bu süreçte haklarının çiğnendiğini savunuyor.
Mülakat Sonrası Hayatları Alt Üst Olan Öğretmenler
Beden Eğitimi öğretmeni Taner Ağabal, KPSS sınavından 84 puan alarak Türkiye genelinde 250. olmuş; ancak mülakat sürecinde kontenjan dışına itilmiştir. Ağabal, “Komisyonlar arası farklı puanlamalar ile haklarımız gasp edildi” diyor.
Ağabal’ın yaşadığı sıkıntılar, yalnızca iş bulamamakla sınırlı değil. Geçim sağlamak için birçok alanda çalışmak zorunda kalan Ağabal, bu süreçte “Çöp kamyonunun arkasında çalıştım, hatta ticaret yaptım. Hayalim olan öğretmenlik dışında her işi yapmak zorunda kaldım” diyor. Öğretmen adaylarının mülakat sonuçlarının, hayallerine giden yolu felç ettiğini belirten Ağabal, “0,1 puan ile yaşamımız çalındı” ifadelerini kullanıyor.
Öğretmenlikten Uzaktaki Zorluklar
Özel bir okulda Coğrafya öğretmeni olarak görev yapan Mutalip Bozyiğit, sabah ders verirken akşamları bir kafede garsonluk yapmak zorunda kalıyor. Bozyiğit, 15 aylık bebeği ve eşinin yüzünü göremez hale geldiğini söylüyor. Aynı zamanda babasının kendi atanmasını göremeden yaşamını yitirmesi, Bozyiğit için derin bir travma oluşturdumüş.
Mülakat sürecinde sorulan üç soruya da doğru yanıt vermelerine rağmen elendiklerini ifade eden Bozyiğit, devletin öğretmenlere yönelik tutumunu da eleştiriyor: “Ben devletime oy vermiş bir vatandaş olarak bu durumu yaşamak istemiyorum.”
Mülakat Sürecinin Getirdiği Zorluklar
Ataması yapılmayan birçok öğretmenin, iş cinayetleri nedeniyle yaşamını yitirdiği veya intihar ettiği gerçeği, durumu daha da dramatik hale getiriyor. Bozyiğit, “Mülakattan elendiğimi öğrendiğimda cebimde mama alacak param yoktu. Bizi bu duruma düşüren devlettir" diyerek durumun ciddiyetine dikkat çekiyor.
Bu zorlu süreci geçiren öğretmenler, yalnızca hak ettikleri mesleklerini icra etmek istiyorlar. Eğitim alanında yaşanan bu sıkıntılar, Türkiye’nin öğretmen istihdamına olan bakış açısını sorgulanır hale getiriyor.
Sonuç
MEB’in mülakat uygulamaları, öğretmen adaylarının hayatlarını olumsuz etkileyen bir süreç haline gelmiştir. Öğretmenlik gibi önemli bir meslek için uygun şartların sağlanmaması, eğitim sistemini zayıflatıyor. Adaletin sağlanması ve mülakat uygulamalarının yeniden gözden geçirilmesi, gelecek nesiller için hayati önem taşıyor. Eğitim alanında yaşanan bu Mücadelenin sonuç vermesi, sadece öğretmenler için değil, tüm toplum için önemli bir gelişmedir.