Milli Eğitim Bakanlığı Eğitim Müfettişleri Yönetmeliği’nde Değişiklikler ve Danıştay Kararı
Danıştay’dan Yönetmelik Üzerine İptal Kararı
Milli Eğitim Bakanlığı’nın 1 Mart 2022 tarihli ve 31785 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Eğitim Müfettişleri Yönetmeliği, sendika tarafından Danıştay nezdinde açılan dava sonucunda iptal edildi. Bu gelişme, yönetmeliğin dayanağının Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmesiyle gerçekleşti.
Yönetmelikte Hangi Maddeler İptal Edildi?
Danıştay 12. Dairesi, 2022/1110E. ve 2025/1280 K. sayılı kararı ile iptal edilen maddeler arasında:
- 4. Madde: Sözlü sınavlara ilişkin hükümler.
- 7. Madde: Sözlü sınav ibareleri.
- 8. Madde: Öğretmenlikte sekiz yıllık hizmet şartı.
- 12. Madde: Sözlü sınavın düzenlenme şekli.
- 43. Madde: Eğitim müfettişleri başkan yardımcılarının görevlendirilmesi.
- 46. Madde: Rehberlik ve denetim grubu başkanlarının atanması.
Bu düzenlemelerin iptali, liyakata dayanmayan atamaların ve öğretmenler için getirilen kıdem şartının kaldırılmasına yönelik önemli bir adım olarak değerlendiriliyor.
Liyakat ve Hakkaniyete Dönüş
İptal edilen maddelerle birlikte, eğitim müfettişi ve başkan yardımcısı atamalarındaki liyakat ve hakkaniyet ilkelerinin yeniden göz önünde bulundurulması gerektiği ortaya çıkmıştır. Sendika, bu kararın ardından Milli Eğitim Bakanlığı’na gerekli uyarılarda bulunarak, yeni mağduriyetlerin yaşanmaması adına gerekli adımların atılmasını talep etmektedir.
İlgili Maddelere ve Hükümlere Dikkat
Bunun dışında, "yarışma sınavının yapıldığı yılın ocak ayının birinci günü itibarıyla otuz beş yaşını doldurmamış olmak” ibaresinin iptal edilmemesi sonrasında, sendikanın bu konuyu temyiz yoluna taşıyacağı öğrenilmiştir. Bu durum, eğitim müfettişi atamalarına dair uygulamaların baştan aşağı yeniden gözden geçirilmesi gerektiğini ortaya koymaktadır.
Sonuç ve Değerlendirme
Milli Eğitim Bakanlığı’nın eğitim müfettişi yönetmeliğinde yapılan bu değişiklikler, eğitim sistemindeki adaletsizliklerin giderilmesi için önemli bir fırsat sunmaktadır. Liyakat ve hakkaniyet esaslarına dayalı bir yönetmeliğin yeniden düzenlenmesi, öğretmen atamaları ve diğer eğitim süreçleri açısından kritik bir öneme sahiptir.
Özetle, Danıştay’ın kararıyla beraber eğitim sisteminde daha şeffaf ve adil bir yaklaşımın benimsenmesi gerektiği bir kez daha vurgulanmıştır. Bu sürecin nasıl şekilleneceğini yaklaşan sınav takvimleri ve müfredat değişiklikleri etkileyebilir; bu nedenle ilgili tarafların dikkatli ve sorumlu adımlar atması gerekmektedir.