Kürt Dilinin Eğitimi İçin Harekete Geçildi: "Anadilde Eğitim Bir İnsan Hakkıdır"
Kürt Dilinin Tanınması İçin Önemli Açıklama
Kürt Dilini Araştırma ve Geliştirme Kültür ve Sanat Derneği (Ziwan-Ziman Kurd), Kürtçenin resmi olarak tanınması ve anadilde eğitimin sağlanması amacıyla Urfa’nın Siverek ilçesindeki Lezgo Parkı’nda bir basın açıklaması gerçekleştirdi. Etkinlikte, "Ziwan aşitî azadî" (Dil, barış, özgürlük) yazılı pankartlar açıldı ve "Bütün diller özgür olmadıkça barış mümkün değildir" mesajı verildi. Bu kapsamda, Kürtçenin özgürlüğünün barışın temeli olduğuna dair dövizler taşındı.
Katılım ve Destek
Açıklamaya Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Urfa Milletvekili Ferit Şenyaşar, DEM Parti ve Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Urfa ve Siverek örgütleri ile birçok yurttaş katıldı. Topluluk, düzenlenen etkinlikte halaylar eşliğinde Kürtçenin özgürlüğünü vurguladı.
Kürtçeye Yönelik Asimilasyon Politikasına Tepki
Dernek yöneticisi Mazlum Doğan Tanış, yaptığı konuşmada, Kürtçeye yönelik asimilasyon politikalarının birçok sosyal sorunu beraberinde getirdiğini ifade etti. "Barış süreci" olarak adlandırılan süreçte, Meclis Komisyonu’nun Barış Anneleri’nin Kürtçe konuşmalarını engellemesini eleştirdi.
Tanış, anadilde eğitim hakkının bir insan hakkı olduğunu vurgulayarak, bu konuda atılacak en önemli adımın bu hakkın tanınması olduğuna dikkat çekti. Yeni eğitim ve öğretim yılının başlamasıyla birlikte anadilde eğitim taleplerinin daha da yükseleceğini belirtti: "Siverek’ten sesleniyoruz, 100 yıllık bu haksızlığın giderilmesi için adım atılmasını bekliyoruz."
Sonuç ve Umut
Açıklama, "Be ziman jiyan na be" (Dil olmadan hayat olmaz) sloganlarıyla sona erdi. Kürtçenin eğitimi konusunda atılan bu adımlar, sadece dilin korunmasını değil, aynı zamanda kültürel varlığın sürdürülmesini de hedefliyor. Eğitim, yalnızca bilgi verme değil, aynı zamanda kimlik ve kültürün aktarılması işlevini de yerine getiriyor.
Bu tür etkinlikler, toplumların farklı kimliklerini ve dillerini tanıyıp kabul etme yolunda atılan önemli adımlar olarak değerlendirilmeli. Anadilinde eğitim, bireylerin kendilerini ifade etmeleri ve gelişmeleri açısından kritik önem taşıyor. Türkiye’nin çok kültürlü yapısı göz önüne alındığında, bu konudaki taleplerin dikkate alınması, ülke içinde istikrar ve barışın sağlanmasına büyük katkı sağlayabilir.